26 Aralık 2007 Çarşamba

Abant

Karadeniz bölgesi, Bolu ili, Abant tatil yöresi

Çevresi çam ormanlarıyla kaplı bir göl olan Abant ve çevresi, yılın dört mevsimi boyunca, dinlenmek için kaçacak bir yer arayanlara huzurlu bir sığınak sunuyor. Yılın her mevsimi ziyaretçilerine yapacak doğa etkinlikleri ve görecek doğal güzellikler sunan, tatil düşkünlerinin en önce öğrendikleri adreslerden biri. Abant'ta güzelim ağaçların o doğal kokuları içerisinde keyifli bir tur atabilir, alabalığı yenebilecek en iyi beldelerden birinde yiyebilir, gölde su bisikletiyle dolaşabilir ya da isterseniz faytona binebilirsiniz. Abant, Anadolu'da sayıları hiç de az olmayan doğal cennetlerimizden bir başkası, size düşense gidip onu keşfetmek.

Abant tatilciler tarafından uzun süredir bilinen bir merkez olduğundan, yörede tatilcilere yönelik hizmet veren işletmeler belli bir tecrübenin üzerinde, bu nedenle oraya yapacağınız bir gezide sıkıntı yaşama ihtimaliniz düşük

Alanya

Akdeniz bölgesi, Antalya ili, Alanya tatil yöresi

Alanya tatil için değerlendirebileceğiniz tatil yerlerinin başında gelmektedir. Alanya Akdeniz kıyısında tarihin başlangıcından bu yana parlayıp sönen tüm uygarlıklara yaşama alanı olmuş kentlerden bir başkasıdır. Alanya otelleri, denizi, kumu, güneşi ve plajları; değişik yemekler yiyebileceğiniz alternatifleri, kafeleri ve geceleri keyifli kılan barlarıyla; tatil yerleri içerisinde üst sıralara koyacağınız mekanlardan biri olmalı. Alanya tatil cennetinde kendiniz ya da sevgiliniz için takı, mücevher, hediyelik eşya da bulabilirsiniz. Kısacası Alanya'da tatil için, dinlenmek için, sağlıklı bir yaşam için her şey elinizin altında. Bütün bunlara ek olarak diğer pek çok bölgede olmayan bir gezi unsuruna daha sahip Alanya, mağaralar. Alanya'da aşağıda listesini bulabileceğiniz ve gezmekten büyük zevk alacağınız mağaralar bulunmaktadır. Tatil mekanları arasında bu kadar çok seçeneği bir arada barındıran bir tatil beldesi kaçırılmamalı bizce.

Alanya tatil cennetinde ilginizi çekebilecek başlıca eserler ya da bölgeler şunlardır: Alanya Kalesi, Kızıl Kule, Leartis-Learti (Mahmutlar Harabeleri), Syedra Harabeleri, Lotape (Aytap) Liman Kenti, Selçuklu Tersanesi, Süleymaniye (Kale) Cami, Emir Bedrüddin Cami, Akşebe Sultan Mescidi, Alara Han, Şarapsa Kervansarayı, Damlataş Mağarası, Büyük Dipsiz Mağarası, Çimeniçi Mağarası, Dim Mağarası, Beldibi Mağarası, Derya Mağarası, Hasbahçe Mağarası, Kadı İni Mağarası, Korsanlar Mağarası, Aşıklar Mağarası, Fosforlu Mağara.

Amasra

Karadeniz bölgesi, Bartın ili, Amasra tatil yöresi

3000 yıla yaklaşan tarihi ve Batı Karadeniz'in güzel doğasının bir araya gelmesiyle ortaya çıkan bu güzelim belde de, Anadolu'da tarihle doğanın güzelliklerinin bir araya geldiği diğer pek çok kent gibi sizlere dinlendirici bir tatil için cazip bir teklif sunuyor sanki. Geçmişinde zengin doğasına bağlı olarak ürettiği orman ürünleri ve denize kıyısı olması nedeniyle ticari açıdan sivrilen kent, bu nedenle pek çok devletin ilgisini çekmiş ve tarih boyunca çeşitli kültürlere ev sahipliği yapmış. Türkiye'nin Karadeniz Bölgesindeki cennet köşelerinden Amasra, doğası ve ticaretin yoğun olarak yapıldığı dönemlerden kalma eserleriyle sizi bekliyor.Amasra tatil cennetinde ilginizi çekebilecek başlıca eserler ya da bölgeler şunlardır: Kuş Kayası anıtı, Bedesten, Tavşan Adası, Fatih Camii, İç Kale Mescidi.

Assos

Ege bölgesi, Çanakkale ili, Assos tatil yöresi

Assos ya da Behramkale, Çanakkale'nin Ayvacık ilçesinde. Antik dönemden bu yana üzerinde yerleşim bulunduğuna dair pek çok iz taşıyor kent. Bir liman olmasına rağmen, kent sarp bir kayalık üzerine kurulmuş. Anadolu'dan gelip geçen her uygarlığın saldırı ve katkılarından nasibini almış olan Assos, bugün Çanakkale - İzmir yolu üzerinde olması sebebiyle Ege ve Marmara'dan gelen ziyaretçileri ağırlıyor. Size önerimiz Assos'u gezerek, antik çağdaki insanların kent kurmak için ne kadar güzel bir yer seçmiş olduklarına bir bakmanız.

Assos tatil cennetinde ilginizi çekebilecek başlıca eserler ya da bölgeler şunlardır: Athena Tapınağı, Behramkale Köyü, Apollo Smintheion Tapınağı, Babakale, Kestanbol Kaplıcaları, Kumburnu sahili, Koyunevi Köyü, Sokakağzı Sahili, Hüdavendigar Camii, Truva (Troya).

Avanos

İç Anadolu bölgesi, Nevşehir ili, Avanos tatil yöresi

Hititler'in Anadolu'da yaşadıkları dönemlerden bu yana üzerinde yaşanan bu
topraklar, Asurlular, Hititler, Eski Yunan, Bizans ve Osmanlı dönemlerinde adını
en çok çanakçılık ile duyurmuştur. Bölgede üretilen yemek kapları, su testileri,
yiyecek saklamak için çömlekler ve küpler yörenin iddialı çanak ürünleridir.
Geleneksel el sanatlarına ilgi duyuyorsunuz, yolunuzu bir şekilde Avanos'a
düşürerek çömlek yapımını izleyebileceğiniz bir atölye bulabilirsiniz. Kentte
aynı zamanda ipek ve yün halı dokumacılığı da gerçekleştirilmektedir.
Kapadokya'nın bu el sanatları merkezi, size diğer tatil beldelerinden farklı bir
tat öneriyor.

Avanos tatil cennetinde ilginizi çekebilecek başlıca eserler ya da bölgeler
şunlardır: Zelve, Çavuşin (Nicephorus Phocas) Kilisesi, Güllüdere (Aziz
Agathangelus) Kilisesi, Özkonak Yeraltı Şehri, Dereyamanlı Kilisesi, Paşabağı,
Sarıhan Kervansaray, Çeç Tümülüsü.

Ayvalık

Ege bölgesi, Balıkesir ili, Ayvalık tatil yöresi

Bugün oldukça keyifli bir tatil beldesi olan Ayvalık, geçmişte elverişli koyları ile korsanlar için cazip bir yöreymiş. İlerleyen zamanlarda Rum nüfusun hakim olduğu beldede, güzel Rum yapıları göze çarpıyor. Ayvalık koyunda yer alan adalardan Cunda adasında yerleşim var. Taş evler, doğa ve tarihin buluştuğu yapısıyla Ayvalık, dinlendirici bir macera olabilir. Ayvalık aynı zamanda, zeytinciliğin oldukça yaygın olduğu bir kent. Oraya kadar gitmişken, zeytinyağını üretildiği yerden tatma ve birazını da evinize götürme şansı bulabilirsiniz.

Ayvalık tatil cennetinde ilginizi çekebilecek başlıca eserler ya da bölgeler şunlardır: Cunda (Alibey) Adası, Şeytan Sofrası, Eski Ayvalık Evleri, Sarımsaklı Plajları, Altınova, Armutçuk, Duba Mevkii, Saatli Camii, Taksiyarhis Kilisesi, Aya Nikola Kilisesi, Ayışığı Manastırı, Leka Manastırı, Güvercin Adası, Çamlık

Bergama

Ege bölgesi, İzmir ili, Bergama tatil yöresi

İzmir'in kuzeyinde 100 km uzaklıkta, Bakırçay Havzasında yer
alan ve ülkemiz uygarlık tarihinin en eski yerleşmelerinden biri
olan Bergama, tarih öncesi dönemlerden başlayarak İon, Roma ve
Bizans uygarlıkları ile devam eden dönemde, Dünya çapında önemi
olan arkeolojik eserlere sahip olmuştur.
Bergama'nın güneybatısında Antik Dönemin önemli sağlık
merkezlerinden Asklepion, ilk yerleşim alanı olan 300 m.
yüksekliğinde dik bir tepe üzerinde kurulan Akropol ve M.S. 2.
yüzyıla tarihlenen Serapis Tapınağı (Kızıl Avlu) yörenin
turistik cazibesini oluşturmaktadır. Zeus Sunağı 1897 yılında
Almanya'ya kaçırılmıştır. Bergama güzellik ılıcalarıyla, meşhur
Kozak yaylasıyla, plajlarıyla ünlü Ayvalık ilçesi bağlantısıyla,
gelişmiş dokumacılığı ve kilimciliğiyle ünlü bir ilçedir.

Tarihçe

AsklepionBugünkü adı antik dönemdeki ismi olan Pergomon 'dan
gelmektedir. İlk çağda muhteşem abideleriyle büyük bir şehir ve
aynı adı taşıyan krallığın merkezi olmasının yanı sıra Ortaçağın
önemli stratejik mevkii, Karesioğullarının merkezi ve son olarak
Osmanlı İmparatorluğunun önemli merkezlerindendir.
Kesin kuruluş tarihi bilinmeyen kentte yapılan arkeolojik
kazılardan elde edilen bilgilere göre M.Ö.7. yüzyıllarda sur
duvarlarının inşa edildiği saptanmış olup, bu yıllarda
kentleşmenin başladığı anlaşılmaktadır. Bergama, Pers, Büyük
İskender, Frigya, Trakya Krallığı, Selevkos Krallığı, Roma ve
Bizans dönemlerini görmüştür. 1302 yılında Bizans hakimiyeti
ortadan kalkan şehirde Karesioğulları Beyliği idareyi ele almış,
1341 yılından hemen sonra ise Bergama Osmanlılar tarafından
alınmıştır.
İklim

Bölgede Akdeniz İklimi etkisi görülmektedir. Yazlar sıcak ve
kurak, kışlar ılık ve yağışlı geçer.
Gezilecek Yerler
Akropolis

AkropolisAkropol son derece dik bir tepe üzerinde kurulmuştur.
Yaklaşık 300 m. yükseklikteki bu tepeye kıvrılarak tırmanan bir
yoldan çıkılır. Akropol denilen şehir yerleşiminde dini, resmi,
sosyal ve ticari binalar iç içe kendine özgü bir plan çerçevesi
içinde yerleşmiştir. İlk çağlardan bu yana iskan yeri olan
tepenin üstünde Bergama Kral Sarayları yer alır. Beş adet sarnıç
ile cephanelik de bu tepe üzerine yerleşmiştir. Binaların alt
bölgesinde Athena Tapınağı vardır. Ayrıca Kütüphane ve Trajan
tapınağı da bulunmaktadır. Bunlarında altındaki terasta Zeus
sunağı özenle yerleştirilmiştir. Dünyadaki en dik tiyatrolardan
birisi de burada yer almaktadır.. En alt kesimde ise Gymnasion
ve Demeter Tapınağı bulunur.
Athena Tapınağı

Tiyatronun üstündeki terasta inşa edilmiş olan Athena Tapınağı
6x10 m. sütunlu Dor düzeninde bir yapıdır. Tapınağın
temellerinden yalnız bazı parçalar kalmış olmakla birlikte batı
kanat kısmen 1.20 m. yüksekliğe değin korunmuştur. Tapınağın
sütun ve arşitrav parçaları halen Berlin Müzesindedir. Kentin en
önemli tapınağının Tanrıça Athena' ya ait olması, İzmir, Milet,
Eriythrai, Foça ve Assos'ta da görüldüğü gibi Batı Anadolu'nun
yerleşmiş bir geleneğidir.
Kütüphane

Athena kutsal alanının kuzeyinde bitişik yapı ünlü Bergama
kütüphanesinin kalıntılarıdır. Eskiden galerinin üst katından
girilen kütüphane, II. Eumenes devrine ait olup 13.53X 15.35 m
boyutlarında büyük bir okuma odasına sahiptir. Tahta raflarla
donatılmış kütüphanede 3.50 m. yüksekliğinde Athena heykeli
vardı. Bu heykel şu anda Berlin Müzesindedir. II. Eumenes
döneminde zenginleşen kütüphanenin en büyük rakibi İskenderiye
Kütüphanesiydi.
Saraylar

Athena tapınağını çeviren stoalar ve kütüphanenin hemen
doğusunda Bergama krallarının saraylarına ait kalıntılar yer
almaktadır. Bunlar ortasında avluları bulunan peristyl tipinde
iki büyük evdir. Kuzeydeki küçük evin Attolos daha büyük olanın
da Eumenes döneminde yapılmış oldukları kabul edilmektedir.
Saraylarda bulunan mozaik parçaları şimdi Berlin Müzesinde
saklanmaktadır.
Arsenaller

Askeri malzeme deposu olarak bilinen Arsenaller akropolün kuzey
ucunda Sarayların ve Trajaneun'un ötesinde 10 m. kadar aşağı
düzeyde bulunmaktaydı. Bunlar birbirine paralel 5 uzun yapıdır.
Trajaneum

Trajan MabediTanrılaştırılan Roma İmparatoru Trajan için
yapılmış olan akropolün en yüksek terasıdır. Daha önce burada
bir Helenistik dönem yapısının bulunduğu şüphesizdir. Üç tarafı
stoalarla çevrili olan tapınak 68x58 m. büyüklüğünde bir teras
üzerinde yükselmektedir. Tapınağın içinde Trajan ve Hadrian'ın
kolosal mermer heykellerinin başları bulunmuştur. Söz konusu
eserler Berlin Müzesindedir.
Tiyatro

Bergama Tiyatrosu dik bir yamaç üzerine kurulmuş olup,
Helenistik dönemin en güzel mimari eserlerindendir. Batı
Anadolu'nun en dik tiyatrosu olan yapı 10.000 kişiliktir. Sahne
kısmı Helenistik dönemde ahşap idi. Yalnızca oyun günleri
kuruluyor sonra yeniden kaldırılıyordu.
Dionysos Tapınağı

Bergamalılar bu göz alıcı tapınağı özel bir düşünce ile 250
m.lik tiyatro terasının kuzeyinde bütün gezi yerine egemen
olacak şekilde inşa etmişlerdi. Sunağı ile birlikte çok iyi
korunmuş olan tapınak zengin profilli, bir podyum üzerinde
yükselen İon düzeninde bir prostylosdur. Uzun bir yolun bitiş
noktasında yer alışı ve bütün gözleri üzerinde toplayan bir anıt
oluşu ile bu eser, Roma sanat anlayışı ile birlikte Avrupa Barok
mimarisini de etkilemiştir. Helenistik dönem ve Roma çağına ait
orijinal parçalar Berlin Müzesinde saklanmaktadır.
Zeus Sunağı

Athena Tapınağı alt terasında 25 m. kadar aşağısında
bulunuyordu. Bu yer yaklaşık 69x77 m. büyüklüğündeydi ve büyük
sunak tam ortasında yükseliyordu. Büyük bir olasılıkla sunağın
dört bir yanı açıktı ve anıt her yerden rahatlıkla görülüyordu.
Akropolde yalnız temelleri görülebilen sunağın tüm mimari
parçaları ve kabartmaları bugün Berlin Müzesinde eskisine yakın
bir şekilde tamamlanarak sergilenmektedir.
Agora

Zeus Sunağının güneyinde yukarı Agora yer alır. Helenistik
döneme aittir. Tüccarların tanrısı Hermes'e ait Agora Dor
üslubunda yapılmıştır. Meydanın batı kenarında Demeter
tapınağının temelleri görülmektedir.
Gymnasionlar

Bergama kentinin üst üste üç ayrı terasta yer alan görkemli
Gymnasionu vardı. Ele geçen yazıtlardan alttaki terasların
çocuklara, ortadaki terasın delikanlılara üstteki terasın
büyüklere ait olduğu anlaşılmıştır.
Asklepion

Sağlık ve hekimlik tanrısı olarak bilinen Asklepios, Apollonun
oğullarından biridir. Asklepios'un yeri anlamına gelen
Aesklepion ilk çağlarda Bergama'da önemli sağlık merkezidir.
Sütunlu bir caddeden sonra Asklepiona gelinir. Buradaki tedavi
şekilleri arasında şifalı su, çamur kürü, spor, tiyatro,
psikoterapi yer almaktadır. Girişte solda bulunan yapı Asklepios
tapınağıdır. Sağlık tanrısı adına Serapis TapınağıM.S. 150
yıllarında bağışlarla yapılan tapınak bir kubbe ile örtülü ve
duvarları 3 m. kalınlığındadır. Burada su sesi ve telkinlerden
faydalanarak hastaların iyileşmesi sağlanırdı.
Serapis Tapınağı

Eski Bergama'nın en büyük yapısı, halkın kızıl avlu olarak
adlandırdığı kırmızı tuğla ile inşa edilmiş olan ve Mısır
tanrılarına adanmış olan tapınaktır Bu tapınak bugün Bergama
kentinin içinde kalmıştır.
Camiler

Ulu Cami: Bergama Çayının sol sahilinde ve Tekke Boğazına giden
yolun başındadır.

Şadırvan Cami: Selçuk minaresinin yanında ve kendi adıyla anılan
bölgededir. Kapı üzerindeki mermer yazıtta H. 957 (M. 1550)
yılında, Osman oğlu Hacı Hasan tarafından yaptırıldığı
anlaşılmaktadır. Avluda bulunan şadırvanın Bergama voyvodası
Abdullah Ağa tarafından, 1240 (1824) tarihinde yaptırıldığı
anlaşılmaktadır.

Selçuk Minaresi: Şadırvan Camii yanındadır. ''Arap Camisi'' diye
anılan yapıt yıkılmış ve günümüze yalnız minaresi kalmıştır.
Buraya "Güdük Minare", "Çinili Minare" adları da verilmiştir.
Yapı biçimi ve süsleme Selçuklu yapıtı olduğunu kanıtlamaktadır.
Bergama'da yer alan diğer camiler arasında, Kurşunlu Cami, pazar
yerinde bulunan Hacı Hekim Cami, Asklepion yolu üzerinde Laleli
Cami, Yeni Camii ve Emir Sultan Minaresi sayılabilir.
Hanlar

Çukur Han

Saraçlar arastası ile Ekin loncasının Şeftali Sokağı
arasındadır. İnşa tarzına göre, Hanın XIV-XV. yüzyıllarında
yapıldığı tahmin edilmektedir.
Taş Han

Rüştiye Mektebi caddesinde ve Küplühamam yanındadır. Kapısı
üstünde bulunan kitabesine göre, bu kervansaray. Sultan
Mehmet'in oğlu Sultan Murat zamanında, Hatip Mahmut'un oğlu
Hibeytullah tarafından 835 (1432) tarihinde yaptırılmıştır.
Kitabenin bulunduğu açıklık, yontulu taşla işlenmiş ve bunun
altına klasik (9 taşlı) basık Türk kemeri ve mermer söveler
yerleştirilmiştir.
Yaylalar

Bergama'ya 20 Km. uzaklıkta olan Kozak Yaylasına Bergama-Ayvalık
bağlantılı yol güzergahından gidilebilir.
Kaplıcalar

Mahmudiye Ilıcası

Suları 26ºC sıcaklıkta bulunan ılıcada radyoaktivite oranı
yüksektir. Sodyum açısından zengin olan ılıcada kalsiyum yoktur.
Paşa Ilıcası

Bergama'nın 15 km. kuzeyindeki Paşa Köyündedir. Ilıcanın
sıcaklık ve madensel tuzları yönünden fakir olan suları banyo
olarak kullanılır.
Geyiklidağ Ilıcası

Bergama ile Kozak Bucak merkezinin arasında yer alan ılıca
etrafında konaklama tesisi bulunmamaktadır.
Güzellik Ilıcası

Bergama'ya 4 km. uzaklıkta bulunan Güzellik Ilıcası, kubbeli ve
iki mermer havuzlu bir kaplıcaya sahiptir. Bergama Kralı Eumenes
döneminde kurulduğu belirtilen kaplıca ''Eskülap Banyoları'' adı
ile yüzyıllarca ününü sürdürmüştür. Bugün ağaçlık bir alanda
bulunan kaplıca bitişiğinde Bergama Belediyesine ait bir otel ve
bungalovlar bulunmaktadır. Kaplıca su sıcaklığı 35ºC
dolayındadır. Sodyum bikarbonat ve sülfat bulunan kaplıca
suyunun romatizma, nefralji kalp hastalıkları için iyi
gelmektedir. Tarihte Kleopatra'nın da Bergama'yı ziyaretinde bu
kaplıcada yıkanarak güzelleştiği rivayet edilir. Kaplıca suyunda
1,5 eman değerinde oldukça yüksek radyoaktivite bulunmaktadır.
Dereköy Ilıcası

Bergama'nın batısında Altınova (Ayazment) bucağının 15 km
doğusunda bulunan ılıcada bir hamam bulunmakta ve suları ağrılı
hastalara iyi gelmektedir.
Haydar Ilıcası

Bergama'nın kuzeyinde Kozak bucağına bağlı Ilıca Köyündedir.
Roma döneminden kalma bir hamam kalıntısından başka yapı
bulunmamaktadır. Ilıcanın sıcak ve kükürtlü sularının hareket
sisteminin ağrılı hastalıklarında ve deri hastalıklarında
yararlıdır.
Bergama Evleri

Bergama EvleriKalın dış duvarları, iç sofalı planları, yığma
yapı gereklerine bağlı pencere boyutları ve doluluk boşluk
oranları ile Bergama evleri ısı kontrolü açısından belli bir
üstünlüğe sahiptir. Geleneksel Türk evi üst katlardaki
çıkmalarla dışa açılma olanağından yoksun, alt ve üst katları
hemen hemen aynı büyüklüktedir. Az sayıdaki evde Sakız üslubuna
özgü ahşap bir cumba veya balkon şeklinde çıkmalarla bu özellik
biraz değişebilir.
Bergama Arkeoloji Müzesi

1924 yılında Osman Bayatlı tarafından bugünkü Halk Eğitim
Merkezi binasında kurulan Arkeoloji ve Etnografya Müzesi daha
sonra 1933 yılında inşasına başlayan bugünkü modern binaya,
Alman Arkeoloji Enstitüsünün de katkılarıyla 1936 yılında
kavuşmuştur. Müzede toplam 10516 eser bulunmaktadır. Bunlardan
5.350 adeti arkeolojik, 1936 adeti etnografik ve 3.201 adeti ise
sikkelerdir. Arkeolojik eserler Tunç çağı, Arkaik, Klasik,
Helenistik, Roma ve Bizans çağlarına aittir. Etnografik eserler
Osmanlı devrine ve Bergama yöresine ait malzemelerden
oluşmaktadır.
Müzenin dış bahçesinde mezar stelleri ve lahitler
sergilenmektedir. İç bahçede ise kronolojik sıraya göre mimari
parçalar, alçak kabartmalar, kolosal heykeller ve taş yazıtlar
sergilenmektedir.
Müze Tel: (+90-232) 631 28 83

Ziyaret Açık Saatler: 08.30 - 12.00 ile 13.00 - 17.00

Ziyarete Açık Günler: Pazartesi hariç hergün
Ne Alınır?

Bergama'da dokumacılık oldukça gelişmiştir. Özellikle kilimleri
ile ün yapmıştır. Çarşaf, gömleklik kumaş, ince ve pamuklu
dokumalar, yünden heybeler, seccade, kilim ve halı
dokunmaktadır. Bergama Çayı boyunca tabak dükkanlarını görmek
dikkate değerdir. Eski yıllardan beri Türklerin babadan oğula
devrettiği tabakçılık, artık aile işletmeciliği olarak devam
ettirilmekle birlikte büyük şirketlerce de yürütülmektedir.
Bunları yapmadan dönmeyin
* Bergama Antik Kentini gezmeden

* Bergama kaplıcalarına gitmeden

* Bergama tulum peyniri ve lokma almadan

Bergama'dan dönmeyin...
Önemli Telefonlar

Bergama Turizm Danışma Müdürlüğü: (+90-232) 633 18 62

Turizm Polisi: (+90-232) 631 28 38

Bodrum

Ege bölgesi, Muğla ili, Bodrum tatil yöresi

Homeros'un 'Ebedi mavilikler ülkesi' dediği ve bir diğer
Bodrumlu Cevat Şakir'in de 'başka yerde olup nur içinde
yatılacağına burada nur içinde yaşanır' demesi boşuna değildir.
Tarih boyunca, önceki adıyla Halikarnassos, sonra da Bodrum,
paylaşılamayan ve uğrunda hep mücadele edilen bir yer olmuştur.
Bodrum, doğu ve batı limanlarının birleşmesinden meydana gelen
yarımada üzerinde yükselen kalesi ve iki limanın kıyılarına
dizilmiş bembeyaz evleri, gümbetleri ve denize inen daracık
sokakları şöhreti dünyaya yayılmış yatları, tersaneleri ile ünlü
bir yöredir. Bugün Bodrum, bir tatil yöresinden beklenen tüm
unsurları bünyesinde toplamış, yaz-kış yaşanabilecek önemli bir
turizm merkezidir. Dünyanın dört bir yanından gelen zengin
yatçılardan kısıtlı bütçesiyle bir pansiyonda uzun yaz tatili
geçirebilen gelir gruplarına kadar tüm kesimlerin beklentisini
karşılayacak donanıma sahiptir.
Tarihçe

Bodrum geçmişte bir çok uygarlığa beşiklik etmiştir. Çağlar
boyunca Ege adalarından gelenlerin sayısız istilasına uğrayan
Bodrum, Akdeniz'de hakimiyet kurmak isteyenler için önemli bir
merkez olmuştur. Ionia ile Likia arasında kalan bölgede
diğerlerine göre daha küçük olan Karya (Karia) yer alır.
Halikarnassos, (Bodrum) Karya'nın önemli şehirlerinden birisi
oldu. Bölge tarihçi Heredot'u, tarihin ilk kadın amirali olan I.
Artemisia ve onun kadar başarılı amiral olan II. Artemisia'yı,
Leachares, Shepas gibi sanatçıları yetiştirmiştir.
Bodrum tarih boyunca Preslerin Makedon'ların, Roma
İmparatorluğunun ve Bizans'ın egemenliği altına girmiştir.
Bizans, 1071 yılında Malazgirt'te Selçuklu Sultanı Alpaslan'a
yenilmesinden sonra Anadolu hakimiyetini kaybetmiştir. Osmanlı
hükümdarı Mehmet Çelebi tarafından 1415 yılında Halikarnassos'a
yerleştirmiştir. Rodos Şövalyeleri, bu günkü Bodrum Kalesini
inşa ederek yörede egemenlik kurmuşlardır. Akdeniz'i bir Türk
gölü haline getiren Kanuni Sultan Süleyman 1522 yılında
düzenlediği Rodos Seferinde Rodos ile birlikte Bodrum'u da
Osmanlı topraklarına katmıştır.
İklim

Kışları ılık ve yağışlı, yazları sıcak ve kuraktır. Ancak yazın
öğleden sonra esen "meltem" sıcağın etkisini azaltır.
Ulaşım

Karayolu: Bodrum'a ülkemizin tüm illerinden düzenli otobüs
seferleri ile ulaşılmaktadır. Otobüs terminali şehir
merkezindedir.

Otogar Tel: +90 252 3162637
Denizyolu: Yunan Adaları İstanköy'e (Cos) ve Rodos'a düzenli
feribot seferleri yapılmaktadır. Bodrum'dan Datça (Knidos) ,
Didim ve Dalyan'a da deniz bağlantıları bulunmaktadır. Feribot
ve deniz otobüslerinin hareket noktaları Ana Limandadır.

Bodrum Feribot Acentesi: +90 252 3160882

Bodrum Express (Deniz Otobüsü): +90 252 3161087

Havayolu: Bodrum-Milas Havaalanı ilçe merkezine 30 km.
uzaklıktadır. Ulaşım THY servisleri, taksi ve dolmuşlarla
yapılmaktadır.

Havalimanı Tel: +90 252 5230101
Gezilecek Yerler:
Antik Tiyatro

Bodrum-Turgutreis yolu üzerinde yeralmaktadır. 13.000 kişilik
tiyatronun yapılan kazılardan sahne bölümü ortaya çıkarılmış ve
oturma yerleri restore edilmiştir.
Kaya Mezarları

Tiyatronun daha yukarısında ve yamaçta Helenistik ve Roma
devrine ait kaya mezarları bulunmaktadır.
Myndos Kapısı

Kentin batısında, Halikarnassos'un giriş kapılarından biriydi.
Myndos kapısı iki anıtsal kule ile onların ardında şehre girilen
kapının yer aldığı bir iç avludan oluşmaktaydı. Bu kapının
kuzeyinde yer alan surlar ile kulelerin onarımının birinci
aşaması 1999 yılında tamamlanmıştır.
Çıfıt Kale (Aspat)

Yarımadanın güneybatısında Bağla koyuna yakın bir kayalık
üzerinde kurulmuştur. Çeşitli uygarlıklara ait kalıntılar yer
almaktadır.
Stratonikeia Antik Kenti

Yatağan - Milas karayolu üzerinde bulunan Eskihisar köyündeki
harabeler Karya, Roma, Bizans devirlerine ait zengin kalıntılara
ev sahipliği yapmaktadır.
Lagina Antik Kenti

Yatağan'ın Turgut mevkisindeki Hekate tapınağına toprak yoldan
(9 km.) gidilerek ulaşılır. Karia'nın önemli merkezlerinden biri
olan Lagina'nın antik bronz çağından beri yerleşim olduğu,
yapılan kazılardan anlaşılmaktadır.
Sedir Adeun (Kedreae) Antik Kenti

Gökova - Akyaka'dan ya da Çamlıköy'den denizyolu ile
ulaşılabilen Sedir Adası, doğal ve tarihi güzellikleriyle
yörenin gözde ören yerlerindendir. Apollo Tapınağı, tiyatro,
antik liman ada da görülecek ilk kalıntılardır. Ünlü Kleopatra
plajı da bu adadır.
Sarnıçlar

Bodrum kalesiYarımadanın hemen tamamında Osmanlılar tarafından
yapılan ve bugün 'Gümbet' olarak tanımlanan sarnıçlar görülür.
Zamanın zenginleri tarafından kendi adlarına inşa edilmişlerdir.
Bodrum Kalesi (Saint Petrum)

M.S. 15. yy.da Rodos Şövalyeleri tarafından St. Peter adına 99
yılda inşa edilmiştir. Halikarnassos'un ilk kurulduğu noktada
Zephyrion adası üzerine kurulmuştur. Kale'nin yapımı sırasında
Mausolos Anıt Mezarının taşları ve rölyefleri kale duvarlarında
kullanılmıştır. Osmanlılar zamanında Kale içindeki kiliseye bir
minare ilave edilerek bir cami haline getirilmiştir. Ayrıca bir
de küçük Türk Hamamı inşa edilmiştir. 1595'te hapishane olarak
kullanılan Kale bugün müze olarak düzenlenmiştir. Yaklaşık
30.000 m²'lik alana sahip olan kalede 5 kule vardır. Bunlar
Fransız, İngiliz, İtalyan, Alman kuleleri ile Yılanlı Kule'dir.
Camiler, Türbeler

Mustafa Paşa Cami: Kızılhisar'lı Mustafa Paşa, Bodrum'a tersane
yaptırmak için geldiğinde bu camiyi yaptırmıştır (1723).
Tepecik Cami: Mustafa Paşanın kahyası Hamam Ağa tarafından
yaptırılmıştır.
Adliye Cami: II. Abdulhamit'in gönderdiği ve halktan toplanan
paralarla 1901 yılında yapılmıştır.

Şaldırşah Horasani Türbesi, Kubbeli Türbesi, Mustafa Paşa ve
Kaptan-ı Derya Cafer Paşanın mezarlarının bulunduğunu Mustafa
Paşa Türbesi, Koyunbaba Türbesi görülmeye değer yerlerdir.
Eğlence Yerleri

Halikarnas: Bodrum Ege kıyıları içinde yaşamının renkliliği ile
tanınmış en önemli ilçemizdir. Günün her saatinde değişen
canlılığı ve renkliliğin yanı sıra, gece yaşamının olanca
çekiciliği Bodrum'un ana karakteridir. İskele Meydanından
başlayıp Kumbahçe Mahallesinin sonuna kadar devam eden
Cumhuriyet caddesinde yaz geceleri adım başı rastlanan
meyhaneler diskotekler, tavernalar ve barlar her yaştan insanın
eğlenmesine olanak tanır. Bodrum gecelerinin gizemli koyuluğu
içinde, eski çağlardan kalmış bir tılsım gibi parıldayan kalenin
manzarası, Bodrum akşamlarına ayrı bir güzellik katar.
Cumhuriyet Caddesindeki barların yanı sıra Banka Sokak ve iç
limanda da pek çok eğlence yeri bulunmaktadır. Taverna
müziğinden caz müziğine kadar her türlü müziğin dinlenebileceği
barlarda, Bodrum geceleri olanca çekiciliği ile yaşanır.
Yat Turizmi

MArina: Yapım, bakım, onarım ve işletmeciliği kapsayan yat
turizminin merkezi Bodrum'dur. İçmeler Tersanesinde ismi artık
neredeyse Bodrum'la özdeşleşmiş gulet tipi tekne yapımı geleneği
sürdürülmektedir. Tersane büyüklüğündeki tesiste de modern
teknoloji ile 30 metre uzunluğundaki lüks yelkenli yatlar inşa
edilebilmektedir.
Bodrum'da 275 yat kapasiteli marina bulunmaktadır. Ayrıca 12
çekek yerinde yatların bakım, onarım ve kışlama hizmeti
verilmektedir. Bodrum yat yarışları, tamamıyla deneyimsiz
insanların hatta bebeklerin bile katılabildiği belki de
dünyadaki tek yat yarışıdır. Bodrum Cup, 15-30 m. uzunluğunda,
lüks guletlerin yarıştığı en konforlu yarıştır. İsteyen yarışa
aktif olarak katılmakta veya işi mürettebata bırakarak çevrenin
tadını çıkarabilmektedir.
Mavi Yolculuk

TorbaBodrum'dan güneydoğuya doğru uzanan Gökova Körfezi,
Halikarnas Balıkçısı ve Azra Erhat'ın keşfettiği bir deniz
yolculuğu olarak, onların bu adı vermelerinden beri 'Mavi
Yolculuk' diye anılır.
Bodrum'dan demir alan tekneler Gökova'ya doğru ilerlerken mavi
ile yeşilinin ahengini berrak suların altındaki güzellikleri
keşfederler. Bodrum'da yüzlerce yıldır süren tekne yapımı ve
denizcilik turizm talebiyle artmış, yat turizmi Bodrum için en
önemli gelir kaynağı olmuştur. Karaada, Kargacık Bükü, Pabuç
Burnu, Kargı Adası, Alakışla ve Çökertme Mavi Yolculuk'ta
görülen ilk yerlerdir. Küçük Çatı, Büyük Çatı, Yedi Adalar,
Longöz, Değirmen Bükü, Karacasöğüt gibi denizi berrak ve
ağaçlıklı koylar Mavi Yolculuğun önemli duraklarıdır. Doğal
güzelliklerin yanı sıra Sedir Adası, Keramos Antik Kenti, Yedi
Adalar gibi tarihsel mekanlarda ziyaret edilmektedir. Gruplar
oluşturularak yapılan bu yolculuğa 7-10 gün ayırmak
gerekmektedir.
Plajlar

GümüşlükGüvercinlik : Bodrum'a 25 km. uzaklıkta, yeşil ve
mavinin iç içe geçtiği harika güzelliğe sahip bir koydur.
Güvercinlik bu doğal ve doyumsuz güzelliği yanında, karşısında
bulunan Salih Adası ile de ilgi çekmektedir.
Torba : Bodrum'a 5 km. uzaklıkta sakin bir köydür. Çam ve zeytin
ağaçlarının yeşilliği ile pırıl pırıl bir denizin kaynaştığı
şirin ve hareketli bir koy olan Torba'dan Didim, Milet ve
Priene'ye tekne turları yapılmaktadır.
Gölköy : Bodrum'un 13 km. kuzeyinde bulunan Gölköy, çam,
mandalina ve palmiye ağaçlarının serin bir denizle birleştiği
doğa harikası yörelerimizden biridir.
Gündoğan : İnsan elinin az değdiği, güzelliğini en doğal
biçimiyle hala korumakta olan Gündoğan Koyu, Bodrum'a 18 km.
uzaklıkta olup mandalina bahçeleri ile ünlüdür.
Yalıkavak : Bodrum'a 18 km. uzaklıkta bulunan köy, yarımadanın
kuzeybatısındadır. Yel değirmenleri, denizi, balığı ve
narenciyesi ile ünlü olan Yalıkavak'ın bir diğer özelliği de en
ünlü süngercilerin buradan çıkmasıdır.
Gümüşlük : Yarımadanın en eski yerleşim birimlerinden biridir.
Bölgede Tavşan Adasını karaya bağlayan eski limanın
kalıntılarını yer yer görebilmek mümkündür. Berrak denizi ve
balığı ile ünlü olan Gümüşlük ayrıca flora yapısının zenginliği
ile de dikkat çekicidir.
Kadıkalesi : Berrak bir deniz ve narenciye bahçeleri ile çevrili
olan Kadıkalesi, Bodrum'a 23 km. uzaklıkta olup adını Helenistik
dönem mimarisinin örneklerinden olan kale kalıntısından
almıştır.
Turgutreis : Adını ünlü Türk denizcisi Amiral Turgut Reis'ten
alan kasaba Bodrum'dan sonra yarımadanın en kalabalık yerleşim
merkezidir. Gün batımının en güzel izlendiği yerlerden biri olan
Turgut Reis mandalina bahçeleri ile ünlüdür.
Akyarlar : Nefis bir kumsala ve pırıl pırıl bir denize sahip
olan koy, Bodrum'a 13 km. uzaklıktadır. Antik adı Arhialla olan
Akyarlar, sörf için son derece uygun koşullara sahip olması ile
dikkat çekici olmaktadır.
Bağla : Yarımadanın en güzel koy ve plajlarından birine sahip
olan Bağla, kamp yapmaya oldukça elverişli olup Bodrum'a 14 km.
uzaklıktadır.
Aspat : Yöresel türkülerde adı geçen Aspat'ın eski adı
Aspartos'tur. Bağla'dan sonra deniz kıyısında yükselen bölgede,
Klasik Çağ'dan günümüze dek gelen çeşitli uygarlıkların
kalıntıları görülebilmektedir.
Ortakent : Mandalina bahçeleri ve ılık denizi ile ünlü olan
Ortakent Bodrum'a 14 km. uzaklıkta olup Bodrum'daki köy yaşamını
gözlemlemek için en uygun noktalardan biridir.
Bitez : Bodrum'a 10 km. uzaklıkta bulunan Bitez, köyle deniz
arasındaki araziyi kaplayan mandalina bahçeleri ile maviyle
yeşilin birleştiği en güzel köşelerden biridir.
Karaada : Bodrum'a yaklaşık 6 km. mesafede bulunan Karaada,
şifalı sıcak suyu ile ünlüdür. Doğal bir mağaradan çıkan bu
suyun ve mağaradaki çamurun çeşitli rahatsızlıklar üzerinde
etkisi olduğu söylenmektedir.
Ada Boğazı (Akvaryum) : Suyun berraklığı nedeniyle Akvaryum
adıyla adlandırılmaktadır. İç adanın açıklarında 30 m'ye kadar
derinliği olan deniz tabanı çıplak gözle görülebilmektedir.
Geleneksel Bodrum Evleri
Geleneksel Bodrum mimarisinin ortak özellikleri, penceresiz
giriş katları, ikinci katta kapıları, içeriye çekme merdiven ya
da köprülerle girilmesidir. Yasayla koruma altına alınan bu
evlerin, merkezde, Ortakent'te, Gümüşlük'ün üstünde Kocakaya
köyünde yoğun olarak gözlemlenebilir. Buraya yerleşen sanatçı,
edebiyatçı gibi şahsiyetlerin restore ederek Bodrum'a
kazandırdıkları evler önemli çekim değeri yaratmaktadır.
Müzeler

Bodrum Sualtı Arekoloji Müzesi

MüzeBugün kendi türünde dünyanın en önemli ve büyük müzelerinden
biridir. 1960'larda başlayan kazılar sonucu elde edilen eserler
Bodrum Kale'si içinde yer alan bu müzede sergilenmektedir.
Müzede, Doğu Akdeniz amphoraları koleksiyonunu, Bodrum
yakınlarındaki batıkların üzerinde yapılan araştırmalar sonucu
elde edilen bulgular burada sergilenmektedir. Belli başlı
batıklar ise Yassıada, Şeytan Deresi, Serçe Limanı batıklarıdır.
Dünyanın en eski batık gemi kalıntısı da görülmeye değer bir
eserdir.
Bodrum Kalesi Tel: +90 252 3161095

Ziyaretçi Saatleri: 10:00-12:00 ile 14:00-18:00

Ziyaretçi Günleri: Pazartesi hariç her gün.
Mausoleion Açık Hava Müzesi

Karya Kralı Mansolosiun mezarı olduğu için onun adıyla anılır.
Karısı aynı zamanda kız kardeşi olan Kraliçe II Artemisia
tarafından dönemin ünlü mimarlarına yaptırılmıştır. Büyük
Anadolu depremiyle neredeyse tamamen yıkılan ve dünyanın 7
harikasından biri olarak anılan bu anıt mezarın yerinde bugün
küçük bir müze bulunmaktadır. Günümüz kullanılan 'Mozele'
sözcüğü kral Mausolos'un adından gelmektedir. Mausoleion'a ait
taşların pek çoğu Bodrum Kale'sinin yapımında kullanılmış,
röliyefli güzel parçaları ise XIX yy. yaptıkları kazı sırasında
İngilizler tarafından British Museum'a götürülmüştür.
Ne Yenir?

YemekYoğurttan yapılan Köpoğlu mezesi, kabak çiçeği dolması,
bergamot reçeli, adaçayı yağı yöreye özgü yemeklerdir.
Ne Alınır?

Bodrum'da el sanatları çok gelişmiştir Bodrum'da üretilen, deri
giysiler, dokumalar, boncuk, gümüş takılar, iğne oyaları,
dekoratif malzemeler daha pek çok şeyi İskele Meydanı'ndan
Halikarnas Disko'ya kadar olan geniş cadde üzerindeki satış
yerlerinde bulunabilir. Bodrum sandaletleri dünyaca
tanınmaktadır.
Bodrum pazarları ayrı bir alış-veriş imkanı yaratmaktadır.
Bodrum ve çevresinde haftanın altı günü iğneden ipliğe, sebze
meyveden kuruyemişe kadar her türlü alışverişin yapıldığı
pazarlar kurulur. Yüzde yüz el dokuması Milas kumaşları ile
bunlardan yapılmış örtü ve perdeler, el boyaması batik işi giysi
ve dekoratif dokumalar bu pazarlarda satılmaktadır.
Bunları yapmadan dönmeyin

* Bodrum Kalesi'ni ve Sualtı Müzesi'ni görmeden

* Geleneksel Yat YarışlarıSalı Pazarına gitmeden

* Günlük motor gezilerine katılmadan

* Kısa da olsa Mavi Yolculuk yapmadan

* Antik Tiyatro'dan Bodrum'u seyretmeden

* Bodrum Barlarına uğramadan

* Gümüşlük'te balık yemeden

* Bodrum usulü su böreği yemeden

* Acı ot kavurması, kabak çiçeği dolması yemeden

* Bodrum boncuğu, batik dokuması almadan
Bodrum'dan dönmeyin...

Önemli Telefonlar

Kaymakamlık : (+90-252) 316 10 01

Belediye : (+90-252) 316 10 09

Turizm Danışma Müdürlüğü : (+90-252) 316 10 91

Polis : (+90-252) 316 80 80

Hastane : (+90-252) 313 14 20

Çeşme

Ege bölgesi, İzmir ili, Çeşme tatil yöresi

Çeşme, şifalı sıcak suları, olağanüstü sayılabilecek kalitede
kumun, güneşin ve berraklığın kucaklaştığı şirin bir tatil
beldesidir. Çeşme İzmir 'in 94 km. batısında, kendi adını
taşıyan yarım adanın en ucunda kurulmuştur. Gemiciler tarafından
küçük liman diye adlandırılmıştır. Zamanla çoğalan ve buz gibi
suların aktığı çeşmelerinden dolayı da yöreye Çeşme denilmiştir.
15 km. kuzeyindeki İon kenti Erythrai' nin limanı olan Çeşme'nin
doğusunda, Kalemburnunda İ.Ö.1000 yıllarında küçük bir yerleşim
alanı olduğu bilinmektedir.
Çeşme-Ildırı köyünde ortaya çıkarılan Erythrai Antik Kenti ile
Çeşme kentinde Osmanlı Döneminden kalan Kale, Kervansaray, çok
sayıda çeşme ve tarihi kent dokusundaki sivil mimarlık örnekleri
yörenin arkeolojik ve tarihi kaynaklarını oluşturan yapıtlardır.
Şehrin ortasındaki tepe bugün kalıntıları görülen Akropolde
yapılan kazılarda Athena Pallas tapınağına adak olarak sunulmuş
heykelcikler bulunmuştur. Buluntular içinde en önemlisi, Arkaik
devirden kalma bir kadın heykeli İzmir Arkeoloji müzesinde
sergilenmektedir. Her yıl Temmuz ayında uluslar arası şarkı
festivali düzenlenir.
Tarihçe

Cezayirli gazipaşa anıtıİlk çağda Cyssus adıyla bilinen Çeşme,
Anadolu'nun Batı kıyısında MÖ.1000 yıllarında tahmin edilen 12
İon kentinden biri olan Erythrai (Eritre)'nin Ildırı
İskelesiydi. Erythrai, M.Ö. 6. yüzyılda oldukça geniş ve önemli
bir yerleşim merkezi durumundaydı. Son derece koruyucu bir
limana sahip olan Erythrai Mısır, Kıbrıs ve batı ülkeleri ile
ilişki kurmuş ve ticaretini geliştirmiştir. Lidya ve Pers
egemenliğinden sonra Roma ve Bizans hakimiyetinde kalmıştır.
Çeşme, Selçuklu, Osmanlı, Aydınoğulları ve tekrar Osmanlı
Dönemlerini sırasıyla yaşamıştır.
İklim

Akdeniz iklimi yaşanır. Son derece sıcak ve kuzeyden esen
rüzgarlara açıktır.
Ulaşım
Karayolu

İzmir`e 77 Km`lik dar bir asfalt, 80 Km`lik otoyol olmak üzere
iki yolla bağlanan Çeşme`nin ulaşım merkezi İzmir`dir. Kara,
hava ve deniz yoluyla gelen turistler önce İzmir`e Çeşme ve
Ildırı`ya çalışan otobüslerle turizm mevsiminin en kalabalık
günlerinde dahi ihtiyacı rahatlıkla karşılar. Çeşme ilçe
merkezi, otobüs ve minibüslerin son durağıdır. Çiftlik, Dalyan,
Alaçatı, Reisdere, Ovacık ve diğer plajlara minibüs ile belediye
otobüsleri çalışmaktadır.

Otogar Tel: +90-232 7126499
Denizyolu

Çeşme-Sakız Adası arasında feribot seferleri düzenlenmektedir.
Yunanistan`dan Çeşme`ye deniz yoluyla giriş yapan turistler
Sakız Adası (Chios) Çeşme arasında çalışan Türk ve Yunan
feribotlarıyla taşınır. Ada ile Çeşme arası bir saattir. Ayrıca
Türkiye`den çıkış yapacak turistler Çeşme`den İtalya`nın Bari,
Brindisi Limanlarına yolcu taşımacılığı mevcuttur.
İzmir-Çeşme-Kuşadası-Yunanistan ve İtalya seferi yapan
feribotlar da limana uğramaktadırlar. Liman Tel: +90 232 7126005
Gezilecek Yerler
Çeşme Kalesi

1508 yılında Osmanlı Padişahı 2. Bayazıt tarafından
yaptırılmıştır. Kale Osmanlı mimarisinin tüm özelliklerini
taşımaktadır. Bu tarihi yapı, ilçede yapılan Uluslararası Çeşme
Müzik Yarışmasında konser yeri olarak düzenlenerek tüm dünyaya
sergilenmektedir.Her yıl uluslararası Çeşme festivali 2-7 temmuz
tarihleri arasında burada kutlanmaktadır. Kalenin önünde
Kaptan-ı Derya Cezayirli Hasan Paşa' nın aslanlı heykeli
bulunmaktadır.
Kervansaray

Kervansaray1528 yılında Kanuni Sultan Süleyman tarafından
yaptırılan Kervansaray iki katlıdır. Bu tarihi yapı bugün otel
olarak hizmet vermektedir. Hediyelik eşyaları deri giysileri ve
kaliteli halılarıyla alışveriş imkanları sunulur. Geceleri
özellikle restoranlar, barlar ve diskolar etrafında canlı,
neşeli bir atmosfer bulunur.
Çeşme Ilıcaları

İzmir - Çeşme yolu üzerinde ve Çeşme'ye 5 km. uzaklıkta deniz
kıyısında bulunan Çeşme Ilıcaları plajı ve ılıcası aynı yerde
olan dünyanın en ilginç ve zor bulunur ılıcalarından biridir.
Suların sıcaklığı 58oC dolayındadır. Romatizmanın kronik her
şekli, gut şişmanlık gibi metabolizma bozuklukları ile raşitizm,
kadın, deri, hastalıkları, karaciğer ve idrar yollarının ağrılı
hastalıklarında yararlı olmaktadır. Kaplıca civarında modern
konaklama tesisleri mevcuttur. Ayrıca bu konaklama tesislerinde
termal özellikte havuz ve banyolar bulunmaktadır. Çeşme
kaplıcalarına ulaşım Üçkuyular'dan kalkan Çeşme otobüsleri ile
mümkündür.
Şifne (Reisdere) Kaplıca ve Çamuru

ŞifneÇeşme Ilıcalarının 5 km kuzey doğusunda Şifne körfezinde
küçük bir yarımada üzerinde bulunan etrafında çeşitli konaklama
ve yeme- içme tesisleri yer almaktadır. Romatizma, raşitizm,
kadın hastalıkları ve idrar yolları, mide, bağırsak, egzama, kan
çıbanı gibi deri hastalıklarında yararlıdır.
Yat Limanı

İzmir ilinde özellikle Çeşme Yarımadası'nın güneyi ülkemizin
belli başlı yat güzergahlarından birini oluşturmaktadır.
Çeşme-Kuşadası güzergahı yat turizmi altyapısının en çok
geliştiği alandır. Ticari ve yat limanı bulunan Çeşme Limanı'nın
iskelesi iki küçük tonajlı gemi yanaşabilecek kapasitededir. Yat
Limanı ise 150 teknenin barınabileceği büyüklükte
tasarlanmıştır. Kışları balıkçı barınağı yazları ise yatçılara
hizmet vermektedir.
Alaçatı İskelesi

Alaçatı beldesinin güneyinde yan yana sıralanmış koylarla,
yatçılar için bir cennet niteliğindedir. İskelede 80 tekne
barınabilmektedir. Yatların barınabilmesi için pek çok imkan
vardır.
Çeşme-Altınyunus Yat Limanı

70 büyük ve 40 küçük tekne bağlanabilecek kapasitede olup her
türlü yat bakım hizmeti verebilmektedir. Yat Limanı geceleyen ya
da konaklayan yatlara su, elektrik, telefon, bakım, onarım ve
kışlama hizmetlerini verebilecek durumdadır.
Sportif Aktiviteleri
Kamp-Karavan

Büyük Liman ve Paşa Limanı koylarında kamp alanları ve yazlık
konutlar açısından zengindir. Ayrıca Antik Erythrai kentinin
bulunduğu Ildırı yöresindeki doğal plajlar ve kamp alanları
kullanıma uygundur.
Avcılık

Çeşme kara avcılığından hoşlanalar için de zengin bir yerdir. En
ilginç ve heyecan verici av, kuşkusuz domuz avıdır. Yetkili
makamlardan gerekli izinler alındıktan sonra herkes domuz avına
çıkabilir. Çeşme keklik ve tavşan bakımından da zengindir. Bu
hayvanların en çok görüldüğü mevsim Eylül-Aralık ayları arasında
olup bu mevsim süresince avlanmak serbesttir. Avcılıkla
ilgilenenleri Çeşme kışın da ağırlayabilir.
Rüzgar Sörfü

Alaçatı, Avrupa'nın sörf bölgeleri arasında en ilginç ve
çeşitlik sunan bölgelerindendir. Bozulmamış bir örtüsü ile sörf
merkezi V biçiminde berrak suyu olan bir koydadır. Çeşitli
rüzgar koşulları ve ideal sörf alanı ile Avrupa'daki en önemli
sörf merkezlerinden biridir. Deniz suyu oldukça sığdır ve rüzgar
genellikle kuzeyden esmektedir. Haziran ayından Eylül ayının
ortalarına kadar ortalama 4-6 şiddetinde eser. Nisan-Ekim
aylarında ise %50 güney rüzgarı eser ve güzel dalgalar
oluşturur. Alaçatı' nın en güzel özelliği, rüzgarın soldan, yani
meltem olarak esmesi ve şiddetli rüzgarda dahi düzenli
dalgaların oluşmasıdır. Akıntının da rüzgar ile aynı yönde
olması sörf yapanlara kolaylık sağlamaktadır. Alaçatı meltem
rüzgarına sahip bölgeler arasında hiç şüphesiz en güvenilir
olanıdır. Burada dört ayrı rüzgar Ege'nin içlerine uzanan Çeşme
Yarımadası'na okşarlar. Meltem, Lodos, Poyraz ve Gerence
rüzgarları yıl boyunca bölgeyi ziyaret eder.
Sakız Ağacı

6000 yıl önce ilk kez Çeşme'de bulunan sakız ağaçları görülmeye
değerdir. Bu ağaçlardan lezzetli aromasıyla sakız reçeli ve
eşsiz sakız rakısı yapılır. Sakız mutfaklarda kullanımının yanı
sıra ilaç ve boya üretiminde de kullanılır. Eski Yunan
doktorları, sakızdan kuduza, yılan sokmalarına, mide
rahatsızlıklarına, bağırsak ve akciğer hastalıklarına karşı
çeşitli ilaçlar yaparlardı. X. yüzyıldan sonra, sakızın ünü,
Sakız Adasını aşarak yayılmış ve dünyada meşhur olmuştur.
Müzeler:

Çeşme Müzesi

Daha çok Erythrai, Çeşme ilçe merkezi Alaçatı ve Kalemburnu
yöresinden çıkan eserlerin sergilendiği tarihi Çeşme Kalesinde
bulunan Çeşme Arkeoloji Müzesinde 320 adet arkeolojik 126 adet
etnografik eser ile 31 adet sikke, toplam olarak 477 adet eser
teşhir edilmektedir.
Çeşme FestivaliMüze Tel: 0 232 7126609

Ziyaret Saatleri: 08:30 ile 12.00 / 13.00 ile 17.00

Ziyaret Günleri: Pazartesi hariç hergün.
Bunları yapmadan dönmeyin

* Zeytinlerini ve Çeşme üzümlerinden yapılmış şarabını denemeden

* Çeşme Kalesini gezmeden

* Çeşme Kaplıcalarında kalmadan

Çeşme'den dönmeyin...
Önemli Telefonlar

Kaymakamlık : (+90-232)712 66 15 - 712 68 41

Turizm Danışma Müdürlüğü : (+90-232) 712 66 53

Belediye : (+90-232) 712 71 58

Polis : (+90-232) 723 02 34

Hastane : (+90-232) 712 07 77

Didim

Ege bölgesi, Aydın ili, Didim tatil yöresi

Didim coğrafi konumu nedeniyle Ege'de konaklanılabilecek ideal merkezlerden biri. Kuşadası ve Bodrum'a rahatlıkla ulaşabileceğiniz bir konumda bulunan Didim, denizin keyfini sürebileceğiniz pek çok kumsala sahip. Altınkum, belki de bileceğiniz üzere, yöredeki en ünlü plaj. Yöredeki konaklama seçenekleri hemen her bütçe büyüklüğü için bir şeyler önerebilecek kadar çeşitli. Yakın çevresindeki antik yapılarla birlikte, size hem doğal hem de tarihi zenginlikler sunan Didim, günlük turlarla etrafı keşfetmek için yerleşebileceğiniz bir konaklama merkezi adeta.

Didim tatil cennetinde ilginizi çekebilecek başlıca eserler ya da bölgeler şunlardır: Didim Apollon Tapınağı, Milet, Milet Tiyatrosu, Faustina Hamamı, Serapis Tapınağı.

Edremit

Ege bölgesi, Balıkesir ili, Edremit tatil yöresi

Balıkesir'in bir başka sıcak ve insanları gülümseten beldesi
Edremit, Türkiye'nin pek çok yeri gibi, ziyaretçilerini hem
doğası hem de barındırdığı tarihi güzellikler ile etkiliyor.
Ege'nin güleryüzlü insanlarıyla bir araya gelebileceğiniz,
parklarla bezenmiş beldede, dinlendirici bir tatil geçirmek hiç
de fena bir fikir değil. Dalından koparılıp getirilmiş
domatesleri, yörede üretilen zeytinyağıyla birlikte kahvaltıda
yedikten sonra, kendinizi denize attığınız, yorulduktan sonra da
tarihi eserlere bakarak geçmişe yolculuk ettiğiniz bir gezi,
Edremit'teyken hayal değil.

Edremit tatil cennetinde ilginizi çekebilecek başlıca eserler ya
da bölgeler şunlardır: Antandros Antik Kenti, Kaz Dağı, Kazdağı
Milli Parkı, Kurşunlu Cami, Ayazma Kilisesi, Akçay, Altınoluk,
Edremit - Güre Kaplıcası, Bostancı - Entur Kaplıcaları, Edremit
- Derman Kaplıcası, Pınarbaşı, Şahinderesi, Çağlayan Piknik
Yeri, Hanlar, Mıhlı Çay, Güre Gelinçamı Piknik Yeri, Sütüven,
Hasanboğuldu, Subaşı, Bent.

Fethiye

Ege bölgesi, Muğla ili, Fethiye tatil yöresi

Aydınlıklar Ülkesi'nin el değmemiş bakiresi Fethiye,
Akdeniz'in içinde irili ufaklı adaların serpiştiği Fethiye
körfezinde arkası çam ormanlarıyla çevrili kuzeye açık bir koyda
yer alır. Kaya mezarları ve kale önünden bir düzlüğe,
Karagözler'den denize doğru iner. Ufkunu şövalye adası,
Günlükbarı ve karşılarındaki dağlar oluşturmaktadır.
Fethiye, Persler, Likyalılar, Karyalılar, Romalılara ait
eserleri ile tanınmıştır. Kültürel zenginliği, doğal
güzellikleri ve coğrafyası ile önemli turizm
merkezlerimizdendir.
Tarihçe

Likya-Karya sınırında bir kıyı kenti olan bugünkü Fethiye'nin
Antik Çağlardaki adı Telmessosdur. Kuruluşuna ilişkin kesin bir
bilgiden yoksun olduğumuz kentin bilinen en eski yazılı
belgelere göre M.Ö. V. yüzyıldan beri var olduğu söylenebilir.
Telmessos uzun süre Likya'dan ayrı bağımsız bir kent olarak
varlığını sürdürdü. Kent sırasıyla Pers, Büyük İskender, Roma,
Bergama Krallığı, Bizans, Menteşeoğulları ve Osmanlıların
egemenliğinde kalmıştır.
İklim

AgoraYörede, sıcak ve kurak yazları, ılık ve yağışlı kışları ile
Akdeniz iklimi hüküm sürmektedir. Yaz aylarında 30 derece
civarında olan sıcaklık, kışın genellikle 10 derecenin
üzerindedir. Deniz suyu sıcaklığı hiçbir mevsimde 16 derecenin
altına düşmez.
Ulaşım

Karayolu: Muğla, Antalya ve Burdur bağlantılı üç karayolu
Fethiye'yi Türkiye'nin bütün kentlerine ulaştırır.

Terminal Tel: (+90-252) 262 46 87
Havayolu: Havayolu ulaşımı için en yakın alan, 50 km.
uzaklıktaki Dalaman ve 255 km. uzaklıktaki Bodrum
havaalanlarıdır. Türk Hava Yollarının yaz kış sürdürdüğü
seferlerin yanı sıra, turizm sezonu boyunca pek çok Avrupa
kentinden düzenlenen uçuşlardan yararlanmak mümkündür. Yine üç
saatlik bir uzaklıkta olan Antalya Havaalanı da Fethiye'ye
ulaşımı sağlayan diğer önemli odak noktasıdır.
Denizyolu: Çok korunaklı bir doğal yapıya sahip olan Fethiye
Limanı bütün yatçıların uğrak yeridir. Türk Denizyollarına ait
gemiler de yaz aylarında düzenlenen Akdeniz turlarında
Fethiye'ye uğramaktadır.
Gezilecek Yerler

Gemiler Adası

Ölüdeniz ya da Gemiler Koyu'ndan teknelerle ulaşılan ada
üzerinde M.S. 5 -11. yy.lar arası yapılmış Bizans dönemine ait
kilise, şapel sivil yapı kalıntıları bulunmaktadır.
Hıristiyanlığın ilk yayılma merkezlerinden biri olması nedeni
ile önem taşımaktadır. St. Nicolas olarak da bilinen ada, Mavi
Tur teknelerinin uğrak yeridir.
Araxa Antik Kenti

Fethiye'ye 40 km. uzaklıkta Antik Xanthos Çayının çıktığı yerde
kurulmuştur. Bu olağan üstü su kaynağı mitolojik öykülere konu
olmuştur. Bugün Ören Köyü sınırları içerisinde kalan kentten
günümüze sur kalıntıları, hamam ve Bizans dönemine ait su yolu
kalmıştır.
Tlos Antik Kenti

Fethiye'ye 45 km. uzaklıktadır. Likya Federe Birliğinin 6 büyük
kentinden biri ve birliğin ''spor merkezi'' dir. Uçan kanatlı
atı Pegasus ile ünlenen Mitolojik kahraman Bellaforonte'nin
yaşadığı kent olarak bilinir. Likya bölgesindeki en eski kent
olduğu ve kuruluşunun İ.Ö. 2000'lerden önceye dayandığı
arkeoloji kazıları ile tespit edilmiştir. Kent akropolünün doğal
kayası üzerinde oluşturulan mezarlığı, Likya'nın en güzel ev
tipi mezarları ile süslenmiştir. Nekropoldeki İ.Ö. yy.a
tarihlenen kral tipi mezarın ise Bellaforonte'ye adandığı
bilinir.
Letoon Antik Kenti

Fethiye'ye 55 km. uzaklıkta, Likya Federe Birliğinin dinsel
merkezidir. Tanrıça Leto,Tanrıça Artemis ve Tanrıça Apollon'a
adanmış 3 tapınağı ile ünlüdür. Arkeoloji kazıları 1962 yılından
bu yana sürdürülen Letoon'da bölgenin erken Hıristiyanlık
dönemine ilişkin kiliseleri de ortaya çıkartılmıştır.
Cadianda Antik Kenti

Fethiye'den 25 km. uzaklıktaki Üzümlü sınırlarındadır. Likya
Federe Birliğine en son katılan kent olarak bilinir. İlginç
fizik yapısı içinde kurulan kent doğal nedenlerle oldukça
yıpranmıştır. Fethiye Müzesince gerçekleştirilen kazılar sonrası
ortaya çıkan Tiyatrosu, Agorası,Stadyum-Hamam kompleksi ve anıt
mezarları ile son yıllarda bölgenin ilgi odağı haline gelmiştir.
Pinara Antik Kenti

Akdağ'ın eteklerinde Fethiye'ye 55 km uzaklıktadır. Likya'nın en
büyük kentlerinden biridir. Bölgedeki ilk güzellik yarışmasının
yapıldığı kent olarak bilinir ve tanrıça Afrodit'e adanan ilginç
Pinaramimari özellikteki tapınağı ile önem kazanmıştır. Yüzlerce
"güvercin yuvası" biçiminde hazırlanmış halk tipi mezarları
Nekropolis'ini benzersiz kılar.
Kayaköy

Kuruluşu kesin olarak bilinmeyen ve depremler sonucu birkaç ev
tipi mezarı dışında bütünüyle yok olan antik Karmillassos'un
üzerinde 14. yy. dan başlayarak kurulmuş bir Rum yerleşimidir.
Eski adı Levissi'dir Yaşamı boyunca çevresindeki beş Türk
köyünün halkı ile bütünleşen ve dostluk, kardeşlik, barış
kavramları üzerinde insanlık dersleri veren Kaya köy bölgemizin
gurur kaynaklarından biridir. 1922 yılında Türk ve Yunan
hükümetleri arasında imzalanan bir "nüfus değişimi" anlaşması
uyarınca, Kaya köyün Rum ahalisi ile Batı Trakya'da yaşayan Türk
ahali karşılıklı olarak yer değiştirmiştir.
Telmessos Antik Tiyatrosu

Antik kaynaklar Telmessos'da büyük bir tiyatronun olduğundan
bahsetmekteydi. 1993 yılında Fethiye Müze Müdürlüğü
başkanlığında yapılan sondaj kazılarında erozyonla dolmuş olan
3-4 metrelik toprak tabakası altında tiyatronun oturma sıraları
bulunmuştur. 1995 yılına kadar sürdürülen çalışmalar sonucu
tiyatrodan kalabilen tüm kalıntılar bugün gün ışığına
çıkartılmıştır. Erken Roma döneminde inşa edilen, M.S.
2.yüzyılda onarım geçiren tiyatronun 5000 kişi kapasiteli olduğu
ve Bizans döneminde arena olarak kullanıldığı anlaşılmaktadır.
Şimdiki haliyle 1500 kişinin kullanımına cevap veren Telmessos
Tiyatrosu'nun onarımı için röleve projesi tamamlanmıştır.
Cezayirli Cami

Cami, 1791 yılında Cezayirli Hasan Paşa tarafından yapılmıştır.
Hasan Paşa ayrıca Kemer Köprüsü, Yayla yolundaki Paşa Hanı, Yaka
köyündeki su kemerleri gibi birçok yapıtı Fethiye'ye
kazandırmıştır.
Hanlar

Kaya MezarlarıFethiye'nin başlıca hanları; Ilıca Hanı (Üzümlü
yolu üstünde), İncir Hanı, Karatoprak Hanı (İnbecik yolunda),
Kemer-Seki yolunda Paşa Hanı, Daydur Hanı ve Naldöken
Hanlarıdır.
Likya Kaya Mezarları

Şehir içinde Likya döneminden kalma M.Ö. 4.yy. eserleri dikkati
çeker. Bunlar, şehrin simgesi haline gelen doğal kayaya oyulmuş
mezarlardır. Çok sayıda düzgün basamaklarla mezarların en güzel
ve en görkemlisi olan Amintas'a ulaşılır. Bu mezar aşağıdaki
düzlükten de kolaylıkla görülür ve yaklaştıkça, büyüklüğü
karşısında duyulan hayranlık artar. Soldaki sütunun orta
kısmında, M.Ö. 4. yy. alfabesi ile ''herpamiasoğlu amintas''
yazılıdır. Bu kişinin kimliği tam olarak bilinmemektedir. İlçede
görülmeye değer pek çok lahit mezar bulunmaktadır. Bunlardan en
önemlisi Likya dönemine ait olanıdır. Kale köyDeniz içerisinde
yükselen mezarın ilginç bir görünümü vardır. İki katlı ön
yüzünde dörtgen, ahşap kirişleri andıran oymalar ve gotik stili
kemerli bir kapağı bulunmaktadır. Kapağın her iki yanı savaşları
resmeden fresklerle bezenmiş olup, bunların kişinin yaşamı ile
ilgili olduğu sanılmaktadır.
Fethiye Kalesi

Şehrin güneyinde yükselen kalenin, Aziz John'un şövalyelerine
ait olduğu sanılmaktadır. Duvarlara oyulmuş birkaç yazı, tarihi
belirsiz bir sarnıç dışında, tepenin doğu yüzünde küçük ve basit
iki kaya mezarı bulunmaktadır.
Fethiye Plajları

ÖlüdenizÖlüdeniz: "Tanrının Dünyaya Bağışladığı Cennet" olarak
nitelendirilen Ölüdeniz, 3 km'lik bir kumsala sahip
bulunmaktadır. Ölüdeniz'de, açık ve koyu mavinin, açık ve koyu
yeşil ile iç içe girdiği bir renk armonisi içinde yüzmenin
doyumsuz mutluluğu tadılabilir. Yılın on ayı ılık ve durgun suyu
ile doğal lagün görünümündeki Ölüdeniz; yerli ve yabancı
turistler tarafından en çok tercih edilen yerlerden birisidir.
Fethiye'ye 14 km. uzaklıktaki Ölüdeniz ile Belcekız Plajı'nı,
Kumburnu birbirinden ayırır. Belcekız'daki çok sayıda pansiyon,
kamp, motel ve lokanta yılın her mevsimi hizmete açık
bulunmaktadır. Çam ağaçları ile kaplı tertemiz kumsalı ve berrak
denizi ile Kidrak buraya 3 km. uzaklıktadır.
Kıdrak Plajı: Belceğiz'in 3 km. güneyindeki koy, sık çam
ağaçları, temiz kumsalı ve berrak denizi ile ideal bir
günübirlik dinlenme yeridir.
Kelebekler Vadisi: Ölüdeniz'den 5-7 km. uzaklıkta, etrafı
ortalama 350 m. yükseklikte dağlarla çevrili bu ilginç kanyon,
adını Temmuz-Eylül ayları arasında görülen 'Jarsey Tiger' adlı
kelebeklerden almıştır. Yaz kış akan küçük şelale, geniş kumsal,
tertemiz deniz, pırıl pırıl çakıl taşları ve çevreyi süsleyen
pembe zakkum çiçekleri ile küçük bir yeryüzü cenneti olan koya
ulaşım, Ölüdeniz'den teknelerle sağlanmaktadır. Dünya
gezginlerinin buluşma yeri olan vadide çadırlı kamp alanı,
restoran, bar, ruf, duş, kabin vb. olanaklar sunulmaktadır.
SaklıkentSaklıkent: Fethiye'ye 50 km. mesafede, Muğla ' Antalya
il sınırını teşkil eden Karaçay Deresi kenarında, uzunluğu 18
km., yüksekliği yer yer 600 m'yi bulan muhteşem bir kanyon içine
gizlenmiş eşsiz bir doğa harikasıdır. Dimdik sarp kayalıkları,
çınar ağaçları, pırıl pırıl akan coşkulu kaynak suları ile doğa
tutkunları için dağcılık, yürüyüş, yüzme olanakları sunan eşsiz
bir turizm merkezidir.
Yakapark: İnsan emeği ve yaratıcılığı ile doğanın engin
zenginliğinin birlikte oluşturduğu, su sesi ve kuş sesinin
gizeminde unutulmaz anların yaşanacağı bu eşsiz dinlenme yerine
Yaka köyünden 2 km'lik bir yolla ulaşmak mümkündür.
Göcek: Fethiye'ye 30 km. uzaklıkta, Fethiye-Muğla karayolu
üzerindedir. Şirin bir balıkçı kasabası görünümünde olan Göcek,
son yıllarda yat turizminin en önemli merkezlerinden biri haline
gelmiştir. Doğal limanının yanı sıra etrafını çevreleyen çamlık
tepeleri, yakınındaki ören yerleri, çok sayıdaki adaları ve
koyları ile eşsiz bir turizm cennetidir. Son yıllarda sayıları
hızla artan modern konaklama tesisleri ve marinası ile eşsiz bir
turizm cenneti olma yolunda olan Göcek, Dalaman Havaalanı'na 20
km. mesafededir.
Adalar: Birbirinden güzel sayısız koylarla süslü Kapıdağı
Yarımadası ve adalardan oluşan, balıkçıların 'Karanlık İçi'
olarak tanımladıkları bölge mavi yolculukların vazgeçilmez uğrak
yerlerinden biridir. Fethiye ve Göcekten düzenlenen günübirlik
turlarla da ulaşılabilen Yassıca Adalar, Hamam Koyu, Kurşunlu
Koyu, Yavansu, Bedri Rahmi Koyu, Tersane Adası, Göbün Koyu,
Boynuzbükü, Göcek Adası, Domuz Adası, Zeytin Adası, Kızıl Ada
yörede '12 Adalar' olarak da anılmakta ve önemli bir çekim alanı
özelliğini taşımaktadır.
Oyuktepe Koyları: İlçedeki iki büyük tatil köyünün de yer aldığı
yarım adadaki Mempaşa, Küçük Samanlık, Boncuklu, Kuleli,
Aksazlar, Akvaryum, Turunç Pınarı gibi doğal koylar, özellikle
yöre halkının sıkça gittiği günübirlik mesire yerleridir.
Katrancı Koyu: Fethiye'ye 17 km. uzaklıkta Muğla ' Fethiye
karayolu üzerindedir. Denize kadar uzanan sık çam ağaçları ile
kaplı koy, mavi ve yeşilin en güzel uyumunu sergiler. Koyda
orman içi dinlenme alanı olup, duş, WC, kabin, içme suyu, büfe,
kameriye, otopark gibi hizmetler mevcuttur. İdeal bir çadırlı
kamping ve mesire yeridir.
Günlük (Küçük Kargı): Fethiye'ye 18 km. uzaklıkta, Muğla
karayolu üzerinde bulunan koy dünyada eşine az rastlanan, güzel
kokulu ve sık 'günlük ağaçları'yla bezenmiştir. Pek çok
hastalığın (kaşıntı, astım, bronşit, ülser ve mide
rahatsızlıkları) tedavisinde ve parfümeri sanayiinde kullanılan
sığla yağı, günlük ağacın salgısıdır.
Çalış Plajı: Kent merkezine 5 km. mesafede, Şövalye Adası
karşısındadır. 4 km'lik kumsal boyunca oteller, pansiyonlar,
kampingler ve lokantalar bulunmaktadır. Yeryüzünde gün batımının
en güzel izlendiği yerlerden biri olarak nitelendirilen Çalış
Plajı, su sporlarına elverişli denizinin yanında, 'Caretta
caretta' adıyla bilinen deniz kaplumbağası türünün kuluçka
alanlarından biri olması dolayısı ile de ilçe turizminin en
gözde yerlerinden biridir.
Hisarönü, Ovacık: Ölüdeniz beldesinde bulunan bu iki tipik Türk
köyü, son yıllarda turizm potansiyellerini yoğun konaklama,
alışveriş ve eğlence merkezi haline dönüştürebilmişlerdir.
Ölüdeniz, Babadağ, Kaya köyü gibi çekim alanlarına da yakın olan
bu iki köy, günümüzde özellikle yabancı turistlerin büyük
ilgisini çekmektedir.
Sportif Etkinlikler

Yamaç Paraşütü Hava Sporları: Yamaç Paraşütü Detaylı Bilgi

Fethiye'de 6 Seyahat Acentesi tarafından, 1975 metre
yükseklikteki Babadağı'n doruklarından gerçekleştirilen yamaç
paraşütüne ilgi, tüm dünyada bir çığ gibi büyümektedir. Termik
noktalarının zengin ve yaygın olması, atlayıştan sonra, daha da
yükselerek deniz üzerinde uçabilme özelliği, çevredeki bitki
örtüsünün zenginliği, doyumsuz güzellikteki Ölüdeniz manzarası,
denize sıfır inen tatlı bir eğim ve daha pek çok nedenle
Babadağ, rakipsiz bir yamaç paraşütü merkezi konumundadır.
Diving (Dalış)

Fethiye'de çok sayıda dalış okulu ve kulübü tarafından dalış
turları düzenlenmektedir.
Rafting

Seyahat Acentaları tarafından Eşen çayı ve Dalaman Çaylarında
rafting ve kano hizmeti verilmektedir.
Fethiye Müzesi

Müze1960'lı yıllarda depo müze olarak kurulan Fethiye Müzesi
1987 yılında yeni binasının inşa edilmesiyle teşhir'tanzim
yapılarak ziyarete açılmıştır. Arkeolojik Eserler Salonu ve
Etnografik Eserler Salonu olmak üzere iki teşhir salonu vardır.
Arkeoloji bölümünde seramik eserler, heykeller yer almaktadır.
Bunların içinde Likçenin çözümünde önemli bir rol oynayan bir
trilingual (üç dilde) stel, Kumrulu Genç Kız heykeli de
bulunmaktadır. Etnografik bölümde yöreye has el dokuma
örnekleri, dastar tezgâhı, gümüş takılar sergilenmektedir. Açık
teşhirde ise büyük taş eserler, lahitler, Izraza Anıtı teşhir
edilmektedir.
Müze Tel: (+90-252) 614 11 50

Açık olduğu saatler: 09.00 ile 18.00

Açık olduğu günler: Pazartesi hariç hergün
Ne Alınır?

Arı kovanlarıFethiye Çarşı ve pazarlarında, yöre köylülerinin
dokuduğu kaya halıları, üzümlü motifli destarları, yün ve kıldan
yapılan kolonlar, heybeler ve çuvallardan, Karaçulha
kilimlerinden alınabilir.
Önemli Telefonlar

Turizm Danışma : (+90-252) 614 15 27
Emniyet : (+90-252) 614 40 17
Liman Başkanlığı: (+90-252) 614 11 87
Hastane: (+90-252) 614 40 17
Bunları yapmadan dönmeyin
* Ölü Denizi görmeden

* Kelebekler Vadisine gitmeden
* Göcek'de balık yemeden
* Kayaköy'ü görmeden
* Fethiye'de üretilen Üç Telli, Sipsi ve Kabak Kemani almadan
* Yöresel çalgıların, dansçıların katıldığı Türk gecelerini
izlemeden
* Yaylada kıl çadırda kalmadanDağcılık
Fethiyeden dönmeyin...

Foça

Ege bölgesi, İzmir ili, Foça tatil yöresi

İzmir'in 70 km. kuzeybatısında kalan Foça, İon'ların Ege
sahillerinde kurdukları 12 İon kenti arasında en önemli
merkezlerden biridir. Foça, tarihi ve arkeolojik öneminin yanı
sıra, Homeros destanında adı geçen mitolojik bir yerleşmedir.
'Horoz' ve 'Fok Balığı' olmak üzere iki sembolü olan Foça
mitolojik, arkeolojik, tarihi, doğa ve kentsel sitin bir arada
olduğu özgün bir ilçedir.
Siren Kayalıkları, Şeytan Hamamı, Taş Ev (Anıt Mezar), Beş
Kapılar (Ceneviz) Kalesi, Osmanlı dönemine ait Dış Kale, Fatih
Camii, Kayalar Camii, Hafız Süleyman Camii ve Osmanlı Mezarlığı
ile Ege mimarisinin özelliklerini taşıyan sivil mimari yapıları,
Foça'nın çevre değerlerini zenginleştiren unsurlardır.
Tarihçe

Yunanistan'daki Dor istilasından kaçarak Ege sahillerine çıkan
ve burada Smyrna dahil bir çok yerleşim yeri kuran İonların
kurdukları önemli merkezlerden biri de Foça'dır. Antik Foça
kenti 12 İon birliğine dahil olup, Aiolis bölgesinde yer alır.
Antik kent Phokaia adını 'fok' lardan alan Foça, döneminde
önemli bir liman ve deniz gücüne sahipti . Foça elindeki deniz
filosu ile, Korsika'da Alain, Pastum yanındaki Velia, Marsilya
ve İspanya'nın doğu kıyılarında yer alan kentlerde koloniler
kurmuştur. Foça, Pers, Büyük İskender, Cenevizliler, Osmanlı
dönemlerini yaşamıştır.
İ.Ö.7.yüzyıldan başlayarak hızlı bir yükselme dönemine giren
Phokaia kenti, 'Tarihin Babası' Heredot'a göre denizcilikte
büyük gelişme göstermiştir. 50 kürekli ve 500 yolcu taşıma
gücünde, hızlı tekneler kullanan Phokaialılar, uzun deniz
yolculuğuna çıkan ilk Helenlerdir. Adriyatik Etruria, İberia ve
Tartessos'u Helen dünyasına tanıtmışlardır.
İklim

Foça'da tamamen Akdeniz iklimi hüküm sürer. Kışları yağışlı ve
ılık, yazları ise kurak geçer. Üç yandan serin bir deniz havası
alır. Yaz aylarının ortalama sıcaklığı 26 derece, deniz suyu
sıcaklığı is 22 derecedir. Yaz mevsiminin en sıcak ayları Temmuz
ve Ağustostur.
Gezilecek Yerler
Siren Kayalıkları

Fok balıklarını andıran adacıklardan oluşan bu kayalıkların en
büyüğü Orak Adası kayalıklarıdır.Homeros destanında yer alır ve
yolunu şaşıran gemilerin çarptıkları kayalıklar olarak söz
edilir. Fok balıklarını andıran adacıklardan oluşan bu
kayalıkların en büyüğü Orak Adası kayalıklarıdır.
Şeytan Hamamı

Çan tepesinin eteğinde yer alan ve kaya mezar tipinde olan yapı,
Şeytan Hamamı olarak bilinmektedir. İlçe merkezine 2 km.
uzaklıktadır.
Taş Ev

Foça'ya 10 km. kala yol kenarında yükselen bu kaya anıt mezarı,
yarı yontulmuş şekildedir. Pers etkisinde inşa edilen yapı Lykia-
Lydia geleneğinde inşa edilmiş olup, M.Ö.4. yüzyıla
tarihlenmektedir.
Beş Kapılar Kalesi

Bu antik Kale Michel Paleoloc tarafından 1275 yılında Cenevizli
Manuel Zacharna'ya verilmiş ve zaman içerisinde Cenevizliler
tarafından surları onarılmıştır. Phokaia'nın 1455 yılında
Osmanlı topraklarına katılmasından sonra surlar onarılarak bugün
dokuz tanesini ayırt edebileceğimiz kulelerle donatılmıştır. Beş
Kapılar' da bugün Açıkhava Tiyatrosu olarak kullanılan bölüm ise
'kayıkhane' idi. Giriş kapısının üzerinde yer alan yazıta göre,
bu onarımı Kanuni Sultan Süleyman'ın 1533-1541 yılları arasında
Saruhan Sancak Beyliği yapan oğlu Sultan Mustafa Han'ın oduncusu
Silahtar İskender Ağa 1538-1539 yıllarında yaptırmıştır.
Dış Kale

Foça'nın güney batısındaki 'Kale Burnu'nda 'Dış Kale ya da
Ceneviz Kalesi' diye anılan kale, kaynaklara göre 1678 yılında
bölgeyi korumak için stratejik bir noktada, Osmanlılar
tarafından, bir boğazkesen olarak yapılmıştır. Bir burun
üzerinde yer alan Kale, doğuda savunma amacıyla anakaradan büyük
bir hendekle ayrılmıştır. Sualtı arkeolojik araştırmaları
sırasında kalenin açıklarında denizin dibinde taş gülleler
bulunmuştur. Bu gülleler, kaleden düşman gemilerine mancınıkla
atılmış olduğu düşünülmektedir.
Camiler
Fatih Camii: Kale içinde Eski Adliye Sokağı üzerindedir. Camii,
özgün durumunu yitirerek günümüze ulaşmış bir yapıdır. 1455
yılında Foça'nın fethinden sonra Fatih Sultan Mehmet tarafından
yaptırılmıştı. İlk inşasında klasik Osmanlı mimari tarzını
taşıyordu.

Kayalar Camii: Kale içindedir. İnşaat tarihi ve kimin tarafından
yapıldığı bilinmeyen cami, geç dönem Osmanlı mimari tarzının tüm
özelliklerini göstermektedir. Yapının batısında sonradan
eklenmiş bir şadırvan yer alır. Hafız Süleyman Ağa Mescidi: Halk
arasında Süleyman Ağa Mescidi olarak tanınan yapı, 1548 yılında
Foça Kalesi Dizdarı Hamzaoğlu Mustafa tarafından yaptırılmıştır.
Ancak yapının daha sonraki dönemlerde çeşitli onarımlar
geçirdiği bugünkü görünüşünden anlaşılmaktadır.
Hamamlar

Osmanlı döneminden günümüze iki hamam gelebilmiştir. Her ikisi
de Atatürk Mahallesinde yer almaktadır. 115 ve 116 sokaklarının
kesiştiği köşede bulunan hamam, ortası kubbeli, enine
sıcaklıklı, çifte halvetli Türk hamamı sınıfına girer.
Soyunmalık bölümü tümüyle yıkılmıştır. 118 no. lu sokakta yer
alan diğer hamam ise oldukça harap durumdadır. Bilinen Türk
hamamlarından farklı bir mimariye sahip olup, diğerinden daha
sonra yapıldığı sanılmaktadır.
Foça Adaları

Foça AdalarıFoça'nın önlerinde yer alan altı ıssız adadan oluşan
bir ada grubudur. Bunlar: Orak Adası, İncir Adası, Kartdere
Adası, Fener Adası, Hayırsız Ada ve Metalik Adadır. Orak
Adası'nın güney kıyısında uzun bir çalılık kumsal, yine orak ile
Hayırsız ve Kartdere' de 80 metre yüksekliğine ulaşan dik yarlar
bulunur. Özellikle İncir Adası, turistler ve bölge halkı
tarafından piknik alanı ve plaj olarak kullanılmaktadır. Adalar
ve çevresindeki koylar, Türkiye'deki son Akdeniz foku
kolonilerinden birini barındırır.
Foça Evleri

Geleneksel Foça evlerini Kule evler, Bitişik Düzen Evler, Tek Ev
Tipi olmak üzere başlıca üç grupta incelenebilir. Kule evler;
Foça'nın dışında, terkedilmiş ya da halen yerleşme yeri olan
köylerde, dağınık olarak tek ya da toplu durumda bulunurlar.
Yüksekliklerinin cephe genişliğinden daha fazla olması nedeniyle
'kule ev' diye adlandırılırlar. Bitişik Düzen Evler; bu evler
bir sokak içerisinde karşılıklı ve bitişik düzende, yan yana
yapılmışlardır. Bitişik düzen evlerde ön bahçe yoktur, yapılar
doğrudan sokağa açılır. Tek Ev Tipi; ayrık düzende, sıvasız
yığma taş yapılardır.
Fok Balıkları

Akdeniz Fok balıkları FoçaFoçalı denizcilerin yüzyıllardan beri
süren denizle mücadelesinde, onları yalnız bırakmayan dostları,
sevimli foklardır. Dünya üzerindeki toplam sayıları 350-400
civarında bulunan Akdeniz fokları dünyada sadece Türkiye,
Yunanistan ve Kuzeybatı Afrika sahillerinde yaşamaktadır.
Akdeniz foklarının bir kısmı Foça çevresindeki adaları
kendilerine yurt edinmişlerdir. Artan turizm ve balıkçılığa
rağmen bu adalardaki mağaraları ve kıyıları, yavrulamak,
yavrularını büyütmek, dinlenmek ve güneşlenmek amacıyla
kullanıyorlar. Latince adı ' Monachus Monachus' olan Akdeniz
fokları karaya çıkma ihtiyacı duyarlar ve yaşadıkları yerlerdeki
insan belirtileri onları rahatsız eder. Bu tür, yeryüzünde
neslinin tükenmesi tehlikesi bulunan 12 memeli türünden biridir.
Foça adalarında yaşayan Akdeniz foklarını korumak amacıyla
Aslanburnu ile Deveboynu Burnu arasındaki adalarda 2 mil
uzaklığa kadar yaklaşmak, ayrıca fokların görüldüğü Siren
Kayalıkları ve Orak Adası'na 100 metreden fazla yaklaşmak
yasaklanmıştır.
Spor Aktiviteleri: Balıkçılık
Foça Balıkçılık
Foça halkının geçim kaynağı turizm kadar balıkçılığa da
dayanmaktadır. Foçalıların yüzyıllardır tek değişmeyen gerçeği
hayatlarını denizden kazanmalarıdır. Ataları gibi denizci olan
Foçalılar inançlı ve özgürdürler. Balık çeşitlerinin
zenginliğinden dolayı yöre, Ege sahillerindeki önemini
korumaktadır. Foçalı balıkçılar sayesinde barbun, mercan,
çipura, levrek, kefal, mezgit gibi lezzetli balıkları hemen
hemen her gün taze ve ucuz olarak bulmak mümkündür. Günbatımının
kızıllığında balıkçılar çaylarını yudumlarken, onların ağlarında
toplanmış balıklar Foça'nın konuklarına sunulmak üzere
restoranlarda hazırlanmaktadır.
Ne Yenir?

Geleneksel Foça mutfağı genel özellikleriyle Batı Anadolu
kıyıları ve Ege adalarında yapılan tüm yemekleri içerir. Bununla
birlikte balık çeşitleri, deniz ürünleri zeytin, zeytinyağı,
enginar ve yabani otlardan yapılan Foça'ya özgü lezzetlerden
bazıları şunlardır : Izgara Sardalye, Yoğurtlu Balık, Kalamar
Dolması, Balık Dolması, Balık Çorbası, Balık Paçası, Kuzu Etli
Enginar, Zeytinyağlı Enginar Dolması yöreye özgü yemekler
arasında sayılabilir.
Foça ve çevresinde yetişen yabani otlardan arapsaçı, rezene,
tarakotu ( iğnelik ), turpotu, radika, ısırgan otu, ebegümeci
gibi otlardan nefis salata, meze ve börek içi hazırlanmaktadır.
Bunları yapmadan dönmeyin

* Taş ev kaya anıt mezarını görmeden
* Akdeniz foklarını barındıran Foça Adalarını gezmeden
* Taze deniz ürünlerinden yemeden
Foça'dan dönmeyin...

Göreme

İç Anadolu bölgesi, Nevşehir ili, Göreme tatil yöresi

Nevşehir'e yaklaşık 10 km. uzaklıkta olan Göreme, etrafı
vadilerle çevrili bir bölgede yer almaktadır. Mitolojik
hikayelerde adı geçen bir yer olan Göreme, Hristiyan kültürüne
ait tarihi izler de taşımaktadır. Kayalara oyulmuş evler ve
bacalarla, Roma döneminden bugüne kadar geçen yaşamı içerisinde
şahit olduğu olayların bir kısmıyla ilgili kanıtları cömertçe
sergileyen bir açık hava müzesidir Göreme. Mevcut nüfus yapısı,
tipik bir İç Anadolu beldesine benzeyen Göreme, size belki de
dünyanın başka yerlerinde şahit olamayacağınız, doğanın ve
insanoğlunun el ele ortaya koyduğu bir şölen sunmakta.

Göreme tatil cennetinde ilginizi çekebilecek başlıca eserler ya
da bölgeler şunlardır: Göreme Milli Parkı, Tokalı Kilise,
Rahibeler ve Rahipler Manastırı, Aziz Basil Şapeli, Elmalı
Kilise, Azize Barbara Şapeli, Yılanlı (Aziz Onuphrius) Kilise,
Karanlık Kilise, Çarıklı Kilise, El Nazar Kilisesi, Saklı
Kilise, Meryem Ana (Kılıçlar Kuşluk) Kilisesi, Aziz Eustathios
Kilisesi, Durmuş Kadir Kilisesi, Kılıçlar Vadisi.

Kapadokya

İç Anadolu bölgesi, Nevşehir ili, Kapadokya tatil yöresi

Kapadokya tatil yöresi, doğal oluşumların ve güzelliklerin insan yaşamına
etkilerinin en iyi gözlendiği tatil yerleri arasındadır. İnsanları hayranlığa
sürükleyen Peribacaları, içlerine yapılmış olan evler, ibadethaneler ve diğer
yaşama alanları ile size tatil şansınızı değerlendirebileceğiniz Kapadokya
Turları yapma fırsatı sunuyor. Bugün Kapadokya olarak nitelendirdiğimiz alan
Nevşehir, Aksaray, Niğde, Kayseri ve Kırşehir illerine uzanmaktadır.
Kapadokya'nın Üçhisar, Ürgüp, Avanos, Göreme, Derinkuyu, Kaymaklı, Ihlara
şeklinde parçara ayrılmış olduğunu düşünerek hazırlanmış Kapadokya Turları
sayesinde, sizi tatmin edecek bir gezi yaşayabilirsiniz. Kapadokya tatil için
çeşitli fırsatlar sunuyor. Doğal güzelliklerinin yanısıra, Kapadokya otelleri,
turları ve diğer turistik unsurları ile size güzel bir tatil yaşatmaya hazır.

Kapadokya tatil cennetinde ilginizi çekebilecek başlıca eserler ya da bölgeler
şunlardır: Üçhisar, Ürgüp, Avanos, Göreme, Derinkuyu, Kaymaklı, Ihlara Vadisi.

Kaş

Ege bölgesi, Antalya ili, Kaş tatil yöresi

Likya'nın bir başka önemli merkezi olan Kaş, çağlara yayılmış değişik
kültürlerin her birinin bıraktığı izlerden oluşan yaşayan bir kültür mozaiği
adeta. Anadolu'nun hem tarihten hem de doğal zenginliklerden nasibini fazlasıyla
almış bir başka beldesi olan Kaş, su altı dalış için sahip olduğu ideal
noktalarla, doğa yürüyüşleri için güzel parkurlarla, yamaç paraşütüne elverişli
bölgeleriyle iyi bir tatil seçeneği. Akdeniz ve Ege kıyısındaki diğer tatil
beldeleri gibi iddialı bir kumsala sahip olmasa da denize kayalıklardan
girebilir ya da tekne turlarına katılarak denizin keyfini bu şekilde
çıkarabilirsiniz.

Kaş tatil cennetinde ilginizi çekebilecek başlıca eserler ya da bölgeler
şunlardır: Gömbe, Kalkan, Saklıkent, Antiphellos, Patara, Xanthos, Felen
Yaylası, Belenli, Bezirgan, Sütlegen, Kekova Adası Deniz Mağarası, Aşırlı Adası
Deniz Mağarası, Güvercin İni Deniz Mağarası, Mavi Mağara, Eşen Çayı, Yarımada,
Limanagzı, Gedife Tepesi, Phellos, Gökçeören, Asaz Dağı, Küçükçakıl, Büyükçakıl,
Akçagerme, Limanağzı, Kaputaş plajı.

Kemer

Akdeniz bölgesi, Antalya ili, Kemer tatil yöresi

Kemer tatil bölgesi Antalya'ya 40-45 km. mesafede yer alan, ve Akdeniz kıyısı
tatil yerleri içerisinde hem doğal güzellikleri hem de doğası ile göze çarpan
bir tatil yeri. Kemer otelleri, oldukça uzun sahil şeridi, deniz, güneş ve kumun
en güzeli ile tatil fırsatını Kemer'de geçirmek isteyenlere güzel bir tatil
vadediyor. Kemer tatil yapmak isteyenler için hem lüks hem de daha hesaplı
alternatifleri sunarak uygun bir tatil alternatifi oluşturuyor. Tekne ile deniz
turları yapma ya da Toros'lara uzanan yürüyüş parkurlarına katılarak gezme
imkanlarıyla diğer bazı tatil beldeleri ile arasında fark oluşturuyor Kemer.
Sualtı sporları ile ilgilenenler için de Kemer pek çok doğal güzellik sunuyor.
Pek çok dalış meraklısı her sene Kemer'e gidiyor ve bu sporun tadını orada
çıkarıyorlar. Gece hayatı mı? E gündüzleri bu kadar güzel geçirten bir kent
gecenizi ziyan edecek değil ya...

Kemer tatil cennetinde ilginizi çekebilecek başlıca eserler ya da bölgeler
şunlardır: Phaselis, Olimpos, Chimera (Yanartaş), Tekirova, Beldibi,
Peynirdeliği ve Sırtlanini Mağaraları, Idyros Antik Kenti, Adrasan, (Çavuşköyü).

Kuşadası

Ege bölgesi, Aydın ili, Kuşadası tatil yöresi

Aydın il merkezine 71 km. uzaklıkta, Ege Bölgesi'nin denizle buluştuğu kıyı
şeridinde yer almaktadır. Kuzeyde Selçuk ve Pamucak, güneyde Dilek Yarımadası
ile sınırlanan ilçe merkezi İzmir, Efes, Meryemana, Milet, Didim, Pamukkale,
Marmaris, Bodrum gibi önemli turistik merkezlerin odağında bulunmaktadır.

Kuşadası Limanı, Yunanistan'a ait Sisam adasına yakın olması nedeniyle, buraya
gelen turistler için Türkiye'nin ikinci önemli deniz kapısıdır.

Ulaşım

Kuşadası'na kara ve deniz yolu ile ulaşım imkanı vardır. Kuşadası Limanı
bölgenin önemli limanlarındandır. En yakın havaalanı İzmir'dedir.

Gezilecek Yerler

Güvercinada

19 yy.da Mora ayaklanması sırasında adalardan gelebilecek saldırılara karşı
karakol olarak Osmanlılar tarafından yapılmıştır.

Kruvaziyer ve Yat Limanları

Kuşadası'nda turist gemilerinin yanaştığı iki adet iskele ve ayrıca 650 yat
kapasiteli yat limanı bulunmaktadır. Kuşadası Limanına her mevsim gemiler
yanaşmaktadır. Kuşadası limanından Yunan Adası olan Sisam (Samos)'a bahar ve yaz
aylarında (1 Nisan - 20 Ekim arası her gün) düzenli olarak yolcu motor seferleri
yapılıp, kış aylarında bu seferler charter olarak değişir. Limanda günübirlik ve
saatlik piknik turu yapan yolcu motorlar mevcut olup, Mavi Tur yapan yatlar da
yat limanında bulunmaktadır.

Öküz Mehmet Paşa Kervansarayı

1618 yılında Sadrazam Mehmet Paşa tarafından yaptırılmıştır. Dış duvarlarda
görülen top delikleri şehrin korsan saldırılarına karşı korunması amacıyla
yapılmıştır. Kale İçi Camii : 1618 yılında Sadrazam Öküz Paşa tarafından
yaptırılmıştır.

Plajlar

Kuşadası'nda bulunan plajlar; Kadınlar Denizi Plajı,Güvercin ada Plajı,Yılancı
Burnu Plajı, Yavan su Plajı, Kuştur Plajı, Kara ova Plajı, Güzelçamlı Plajı,
Sevgi Plajı, Kalamaki Plajıdır.

Kaplıcalar

Çıban (Yavan su) Kaplıcası, Venüs Kaplıcası, Güzelçamlı kaplıcası Kuşadası'nın
önemli kaplıcalarıdır.

Bunları yapmadan dönmeyin

Öküz Mehmet Paşa Kervansarayını görmeden

Güvercin adayı gezmeden

Plajlardan denize girmeden

Dilek Yarımadası Milli Parkını gezmeden

Mavi tura katılmadan

Kuşadasından dönmeyin...

Manavgat - Side

Akdeniz bölgesi, Antalya ili, Manavgat - Side tatil yöresi

Manavgat farklı doğal yapısıyla Akdeniz bölgesi içerisinde "outdoor" etkinlikler olarak nitelendirilen yamaç paraşütü ve rafting için güzel bir ortam sunabilen bir merkez. Gerçekleştirebileceğiniz etkinliklerin arasında, Manavgat Çayı üzerinde turlayan teknelere binmek var. Ünlü Manavgat Şelalesi, doğanın yarattığı bir başka şaheser olarak sizleri beklerken, şelale çevresinde güzel vakit geçirebileceğiniz piknik alanları mevcut. Antik bir yöre olan Side, Manavgat'a yakın bir başka tatil beldesi. Side daha çok antik dönemlerden kalma tarih mirası ve plajlarıyla ön plana çıkıyor.Manavgat - Side tatil cennetlerinde ilginizi çekebilecek başlıca eserler ya da bölgeler şunlardır: Etenna, Seleukia, Side Müzesi, Altınbeşik Mağarası, Alabalık Vadisi, Manavgat Şelalesi.

Marmaris

Ege bölgesi, Muğla ili, Marmaris tatil yöresi

Marmaris yeşilin ve mavinin tüm tonlarını yılın on iki ayında görebileceğiniz
cennet bir köşedir. Uzun kıyı şeridindeki koyların çokluğu , doğal liman oluşu,
antik kentlere yakınlığı, doğal güzellikleri, mavi tur olanakları, modern yat
limanları, körfezin her türlü su sporlarına olanak sağlaması, beş yıldızlısından
başlayarak en mütevazı pansiyonuna kadar tüm turistlerin gönüllerince
tatillerini geçirebile- cekleri cennet bir ilçedir.

Kısa bir süre öncesine kadar balıkçılığı, süngerciliği ve ıtırlı bitkileri ile
tanınan Marmaris, bugün büyük bir turizm merkezi haline gelmiştir.

Kara ulaşımı yanı sıra Dalaman Havaalanı ve Rodos Feribotları ile kolayca dış
dünyaya açılma imkanı bulan Marmaris, Datça yolu üzerinde bulunması, Fethiye
yoluna yakınlığı nedeniyle önemini arttırmaktadır. Akdeniz'deki yatlar için
oldukça uygun bir doğal limanı olduğu gibi, Yalancı Boğaz'daki atölyelerde yat
imalatı ve bakımı yapılabilmektedir. Akdeniz iklimine sahip oluşu, kışın bile
denize girme imkanı sağlarken, etrafını çepeçevre saran sık ve yüksek dağlar ile
çam ormanları, dünyada ender görülen Günlük (Liquidamber Orientalis) ağaçları ve
geniş yapraklı çınar ağaçları Marmaris'in yeşil dokusunu oluşturur.

Tarihçe

Tarihi M.Ö. 3400'lere kadar giden Marmaris'teki ilk yerleşimin, bölgeye
başkanlarının adı Kar olan bir kavimin gelmesiyle başladığı iddia edilir.
Bölgeye KARIA ismi Kar'ın ülkesi anlamında sonradan verilmiştir. Ege ve Akdeniz
kıyılarının bereketi, bölgeyi devamlı çekici kılmıştır. Böylece, Marmaris zaman
içinde pek çok medeniyetin hüküm sürdüğü bir yer haline gelmiştir. Bölgede
yapılacak gezilerde Karia, Rodos ve Ada uygarlıkları, Mısır, Asdur, İon, Dor,
Pers, Makedon, Suriye, Roma, Bizans, Selçuklu ve Osmanlı medeniyetlerinin
izlerini görmek mümkündür. Pyhskos kentin ilk adıdır.

İklim
Akdeniz iklimi etkisi altında bulunan Marmaris'te yazları sıcak ve kurak,
kışları ılık ve yağışlı geçmektedir.

Ulaşım
Karayolu : Marmaris'ten Türkiye'nin hemen her köşesinden otobüsle ulaşma olanağı
bulunmaktadır. Ayrıca, yakın yöreler olan Bodrum, Datça, Fethiye'ye de otobüs
seferleri yapılmaktadır. Otobüs terminali ilçe merkezine 2 km. uzaklıktadır.

Otogar Tel: (+90-252) 412 30 37

Havayolu : Dalaman Havaalanı, ilçeye 100 km. uzaklıktadır. Ulaşım 7:30 - 22:00
arasında tarifeli seferler veya havaalanı servis araçları ile yapılmaktadır.
Bodrum - Milas havaalanı (142km) diğer alternatif havaalanıdır.

Dalaman Hava Limanı Tel:(+90-252)792 52 91
Bodrum-Milas Hava Limanı Tel:(+90-252)523 01 01

Gezilecek Yerler

Marmaris Kalesi
Ionyalılar tarafından yapıldığı öne sürülen kale, Büyük İskender döneminde
onarımdan geçirilmiş olup, Kanuni Sultan Süleyman tarafından, Rodos seferi
sırasında (1522) büyük çapta genişletilip onarımdan geçmiştir. Kaleden gündüz ve
gece olağanüstü bir Marmaris panaromasını seyretmek mümkündür.

Taşhan ve Kemerli Köprü
İskelebaşı semtindeki Taşhan (Muğla yolu 10 km.), kagir kemerli köprüsü ile
birlikte kitabesine göre Kanuni Sultan Süleyman tarafından yaptırılmıştır.

Physkos Antik Kenti
Antik Caria bölgesinin önemli bir liman kenti olan Physkos'un kalıntılarını
Marmaris'in kuzeyindeki Asar tepesinde görmek mümkündür. Bu kalıntılar (Akropol)
üzerinde sur duvarları günümüze kadar varlıklarını korumuşlardır.

Loryma (Bozukkale) Antik Kenti
Bozburun yarımadasını güney - batı ucundaki Bozuk koyunda önceleri Oplosika
(tophane) bükü adıyla bilinen bölgede, Rodos demelerinden Kasara'ya bağlı olan
Loryma kasabası kurulmuştu. Yerleşim alanındaki en etkileyici yapı, koy girişine
bakan Burunbaşı üzerinde bulunan iyi korunmuş berkitmedir. Düzgün kesme taş
duvarcılığı ile örülen bu Rodos adasının kenarlarında dokuz dikdörtgen kule
vardır. Bugün bunlardan yalnızca kuzeydeki çıkma kule görülebilmektedir.

Amos Antik Kenti
Antik Amos harabelerine Kumlubük koyunun kuzeybatısından, dik sahilin
güneyindeki Asarcık denilen tepeden ulaşmak mümkündür. Amos, bir tepe üstünde
yer alan tiyatro, tapınak ve bazı heykel kaidelerden oluşur. Amos'un çevresi
aynı dönemden kalma bir surla çevrilidir. Rodos karşı yakasındaki üç tiyatrodan
ikincisi olan Amos tiyatrosu bugün oldukça iyi durumdadır. Oturma yerleri, yan
duvar ve sahne evinin üç odasını ayırt etmek mümkündür. Prof. E. Bean bölgede
yaptığı kazılarda (1948) İ.Ö 200 civarına ait üç ayrı kira sözleşmesinin
koşullarını ele alan dört yazıt parçasını ortaya çıkardı.

Cedrae Antik Kenti (Kleopatra veya şehir adaları)

Saray adası (Kleopatra Adası) Orta Ada ve Küçük Ada olmak üzere üç adadan
müteşekkil olan Şehir Adalarından Saray Adasında Roma çağından kalma eski Cedrae
ören yeri bulunmaktadır. Uzaklardan surların kalıntıları kolayca seçilebilir.
Adanın kuzeybatı yanındaki küçük koyda halk arasında Kleopatra'nın yüzdüğü
rivayet edilen çok ilginç bir plaj vardır. Efsaneye göre bu küçük koy Kleopatra
ile Mark Antonius'un denize girdikleri yer olup, buranın kumu Antonius
tarafından Kuzey Afrika'dan gemilerle getirilmiştir. Söylendiğine göre bu cins
kum bugün yalnızca Mısır'da görülebilmektedir.

Saray adasının doğu kısmında surlarla çevrili yapı kalıntıları Roma döneminden
kalmadır. En iyi durumda olan Küçük Tiyatro binasıdır. Dor'lara ait Apollon
tapınağının temelleri üzerinde sonraki yüzyıllarda bir Hıristiyan bazilikası
inşa edilmiştir. Saray adasının batı kesiminde bir Agora bulunmaktadır. Bir
takım kitabelerden bu bölgede Apollon'un onuruna atletizm festivallerinin
düzenlendiği anlaşılmaktadır. Küçük adasındaki nekropolün kalıntıları diğer
buluntular ile sütün kabartmaları Ada'da görülebilir.

Hydas Antik Kenti

Erine - Bybassios yol güzergahı üzerinde Marmaris'e 35km. uzaklıkta bulunan
Hydas'da sur kalıntıları, bu kalıntıların güneyinde kare planlı bir mezar anıtı
yer almaktadır. Hydas'a 3 km. uzaklıkta, sahilde bir gözetleme burcu ve bu burç
üzerinde birkaç mezar bulunmaktadır. Antik Hydas kasabası, Bozburun
yarımadasının kuzeyindeki Selimiye koyundaki (Kamışlı Koy) kurulmuştur.
Erine

Marmaris'in güneybatısında Datça'ya uzanan yolun 20. km.sinde güneye Bozburun
yönüne dönüldüğünde 2 km.lik asfalt yolla Hisarönü köyüne ulaşılmaktadır. Antik
ören yerine buradan 3 km.lik stabilize orman yolu ile gidilir. Erine'de, Roma
dönemine ait kalıntılar bulunmaktadır.

Castabus (Pazarlık) Antik Kenti
Bu antik ören yeri Hisarlık köyü yakınlarındaki Pazarlık mevkiindedir. Eren
dağındaki bu kutsal yere Hisarönü ovasından bir saatlik tırmanışla ulaşılabilir.
Tapınak kendisi için yapılan platformun üzerinde yer alır. İ.Ö. 4. yüzyıldan
kalma Ion düzenindeki yapı, ayrıca Dor öğeleri de taşımaktadır. Platform
üzerinde, tapınak temeli görülebilir. Platformu destekleyen göz alıcı duvarlar
günümüze kadar varlığını sürdürebilmişlerdir. Güneydeki alanda yer alan yıkık
tiyatro, tapınakla birlikte bölgede tanımlanabilen tek yapıdır.

Saranda (Söğüt) Antik Kenti
Marmaris'e 45km. uzaklıkta, bugünkü Söğüt köyü yakınındadır. Roma ve Bizans
dönemlerinde kesintisiz olarak bir yerleşim birimi olma özelliğini sürdüren
Saranda geç Bizans dönemine ait birkaç yapı kalıntısına rastlanmamaktadır.

Bybassios Antik Kenti
Erine yolu üzerinde, Bozburun yönüne devam edildiğinde Bybassios antik kentinin
kalıntıları ile karşılaşılır. Bugünkü Orhaniye köyü, kalıntıların bulunduğu
tepenin yamacına kurulmuştur. Kentin sur kalıntıları orman içinde dağınık bir
arazide yer almaktadır.

Euthenna (Altınsivrisi) Antik Kenti
Cedrai -Marmaris çizgisinin batısında kalan bölgede, antik çağda Rodos'a bağlı
iki önemli kasaba bulunmaktadır. Yerleşim alanını çeviren berkitme sur oldukça
iyi durumdadır. Kıyıda ise, boraj kesme taş duvarı tarzı ile örülen antik
iskelenin bir uzantısı ile karşılaşılır. Bu ören yerine Karacasöğüt köyü
yolundan gidilebilir.

Türbeler ve Camiler

Sarıana Türbesi

Türbe, Sarıana mahallesinde, şehre kuzeydoğudan kuşbakışı bakan bir konumdadır.
Yanında yeni bir cami bulunmaktadır. Kanuni Rodos seferine çıkmadan önce
kehanetleriyle ünlü Fatma Anayı (Sarıana) burada ziyaret eder. Olumlu yanıt
aldıktan sonra Rodos kuşatmasına başlar. Marmaris'ten hareketinden önce,
binlerce Osmanlı askeri Sarıana'nın ineğinden sağılan sütle kahvaltı yaparak
sefere çıkar.


İbrahim Ağa Cami

İbrahim Ağa tarafından 1789 yılında Kemeraltı mahallesinde yaptırılmıştır.
Üzerindeki büyük kubbe mimari açıdan dikkati çeker.

Plajlar
Cennet Adası

Marmaris'e 30 dakikalık bir yolculuk ile ulaşılabilen ada, aslında bir yarımada
olup tamamen ormanlarla kaplıdır. Pansiyon ve lokanta gibi hizmet birimlerinin
mevcut olduğu Cennet Adası sezon boyu tur teknelerinin uğrak yeri olup yüzme ve
eğlence için elverişli bir bölgedir.

Fosforlu Mağara

Turunç ve Kumlubük'e tur teknelerinin uğrak yeri olan bu doğal mağara, akvaryumu
andıran yeşil ve turkuvaz renkli sularda yüzme imkanı sağlamaktadır.

İçmeler

İlçeye 10 km. uzaklıkta bulunan İçmeler, turistik tesisleri, plajı ve eğlence
yerleri ile sayılı turistik beldelerimizden biri olmasının yanında hazım
sistemine iyi gelen içme suyu ile de dikkat çekmektedir.

Turunç

Marmaris'e 21 km. uzaklıktaki Turunç köyüne hem deniz yolu hem de karayolu ile
ulaşabilmek mümkündür. Eski bir balıkçı kasabası olduğu bilinen köy günümüzde
her türlü konfora sahip turistik tesisleri, pansiyonları ve çardak lokantaları
ile yerli ve yabancı turistlerin yoğun ilgisini çekmektedir.

Kumlubük

Turunç'tan 6 km'lik bir yolla ulaşılan Kumlubük'e Marmaris'ten deniz yolu ile de
ulaşabilmek mümkündür. Yeşil ile mavinin iç içe girdiği yöre, temiz denizi ve
harika kumu ile bölgenin en gözde plajlarından biridir.

Çiftlik

Deniz yolu ile 2 saatlik bir yolculukla gidilebilen Çiftlik köyüne ayrıca Bakır
köyü üzerinden de ulaşabilmek mümkündür. İri kumlu plajı ve çardak lokantaları
ile bilhassa yatçıların konaklamak için seçtikleri bir koydur. Koyun içinde
küçük bir adası bulunan köy, jeep türü araçlar ile safari turu yapanlar
tarafından da tercih edilmektedir.

Günnücek

Marmaris'e 2 km. uzaklıkta bulunan Günnücek'te dünyada eşi çok az görülen günlük
(Liquidamber orientalis) ormanı bulunmaktadır. Bu ağaçlardan elde edilen sığla
yağı ilaç ve parfümeri sanayinde kullanılmaktadır.

Yalancı Boğaz

İlçeye 8 km. uzaklıkta bulunan bu kara parçası, bir gemi kaptanının fırtınalı
bir havada burayı körfeze açılan boğaz zannedip gemisini karaya oturtmasından
sonra 'Yalancı Boğaz' adını almıştır. Ağaç yapımı Gulet tersanelerinin bulunduğu
bu yöre mutlaka görülmesi gereken yerlerden birisidir.

Mesire Yerleri

Turgut (Şelale)

Marmaris'ten 35 km. uzaklıkta bulunan Turgut köyü yolundan 15 dakikalık bir
yürüyüşle ulaşılabilen şelalenin suyu 10 metre yükseklikten akmaktadır.

Bozburun

Marmaris'in 50 km. Batısında kalan köy otobüslerin mutlaka mola verdikleri, çam,
çiçek ve kekik balı ile ünlü bir köyümüzdür. Ülkemizin abide ağaçlarından birisi
olan yaklaşık 1000 yıllık ulu bir ağaç bulunmaktadır. Köyde, 26 Ekim - 28 Ekim
tarihleri arasında Uluslararası Bozburun Gulet Festivali kutlanmaktadır.

Yatçılık

Doğal bir liman olan Marmaris Körfezi 1100 kapasiteli üç marina ve 1200 yat
kapasiteli 9 yat çekek yerine sahiptir. Mavi yolculuğun odak noktasında bulunan
yörede yat turizmini geliştirmek amacıyla çeşitli festivaller düzenlenmektedir.
Uluslararası Yat Festivali ve Uluslararası Marmaris Yat Yarışlarını yörenin
belli başlı etkinlikleri arasında sayabiliriz.

Marmaris Müzesi

Yat Limanı arkasında bulunan kalede yer alan Marmaris Müzesi, kalenin 1980?1990
yılları arasında restore edilmesiyle 1991 yılında ziyarete açılmıştır. Beşik
tonozlu giriş bahçeye açılmaktadır. Avlunun sağındaki ve solundaki merdivenler
surlara çıkış sağlamaktadır. Beşik tonozlu mekanlardan ikisi Arkeoloji Salonu
olarak düzenlemiştir. Bu salonlarda Helenistik, Roma, Bizans dönemlerine ait
amphoralar ile Knidos, Burgaz, Hisarönü kazılarından çıkarılan pişmiş toprak
kandiller, figürinler, cam eserler, sikkeler, süs eşyaları sergilenmektedir.

Etnografya Salonunda ise, Osmanlı dönemi sonuna tarihlenen günlük yaşamla ilgili
dokuma, halı, kilim, mobilya, bakır mutfak eşyaları, silahlar, takılar
sergilenmektedir. Ayrıca bahçede de çeşitli taş eserler bulunmaktadır.

Ne Yenir?

Marmaris'in tarhanası, dondurması ve surası meşhurdur. Börülce ve et suyundan
pişirilen tarhana yaz ayında kışlık olarak hazırlanır. Etin pirinç ile
doldurulması suretiyle hazırlanan sura kurban bayramında ve Hıdırellezde her
evde pişer.

Ne Alınır?
Geleneksel kadın el sanatları içinde en gelişmiş olan iğne oyalarının türlü
çeşitlerini, Marmaris'te bulmak mümkündür. Liman ve çevresi, kale içi ve kale
yolundaki mağazalarda,ülkemizin diğer yörelerinden getirilen bakır, ahşap işi
dekoratif malzemeler, takılar, yöresel giysiler turistlere sunulmaktadır. Bu
arada yöreden reçel ve bal almayı sakın unutmayın.

Bunları yapmadan dönmeyin

Mavi tura katılmadan
Marmarisin eşsiz güzellikteki beldelerinde Turunçu, Cennet adasını, Bozburunu,
Turgutşelalesini, Yalancı boğazı, Günnüceği ziyaret etmeden

Marmaris Müzesini gezmeden
Marmaris tarhanası, sura dondurmasını yemeden
Sayısız antik kentlerini ziyaret etmeden
Marmaris'ten dönmeyin...

Önemli Telefonlar
Turizm Danışma: (+90-252)412 10 35 - 412 72 77
Hastane: (+90-252)412 10 29
Liman Başkanlığı: (+90-252)412 10 13
Gümrük Müdürlüğü: (+90-252)412 03 54

Midyat

Güney Doğu Anadolu bölgesi, Meyeracin ili, Midyat tatil yöresi

Gümüş işçiliği (telkari) ile ünlü bu belde, Süryani kültüründen pek çok iz taşımaktadır. Cami ve kiliselerin defalarca aynı karelere sığdığı Midyat, farklı kültürlerin bir arada nasıl yaşayabileceklerine dair harika bir örnektir. Kentte geçmişi asırlar öncesine dayanan taş işçiliği ile ortaya konmuş taş yapılara da sıkça rastlanır. Taş evler ve pazar yerleri, taş işçiliği ile ortaya çıkarılabilecek eserlerin ne kadar güzel olabileceklerine dair yaşayan örneklerdir. Hristiyan kültürü için önem taşıyan pek çok manastır ve kilise, günümüzde hala faaldirler. Geçmişe güzel bir yolculuk yapmak ve tarihi yaşamak için Midyat harika bir seçenektir.

Midyat tatil cennetinde ilginizi çekebilecek başlıca eserler ya da bölgeler şunlardır: Cevat Paşa Camii, Ulu Camii, H. Abdurrahman Camii, Deyr-Ül Umur Manastırı, Mor Smuni Kilisesi, Mor Barsavmo Kilisesi, Mor Aksanoya Kilisesi, Mor Sarbel Kilisesi, Protestan Kilisesi, Meryem Ana Kilisesi, Mor Abraham Kilisesi, Hah Katedrali, Hah Harabeler-i.

Nemrut

Güney Doğu Anadolu bölgesi, Adıyaman ili, Nemrut tatil yöresi

UNESCO'nun Dünya Kültür Mirası olarak ilan ettiği değerlerden biri olan Nemrut Dağı, ülkemizin de en önemli Milli Parklarından biridir. Güneşin doğuşu ve batışını en unutulmaz şekilde gözleyebileceğiniz yerlerden biri olan Nemrut Dağı, üzerinde taşıdığı dev heykeller ile de size görülmesi gereken bir kültür ziyafeti sunuyor. Adıyaman'ın Kahta ilçesinde bulunan Nemrut Dağı ören yeri, dünyanın sekizinci harikası olarak da adlandırılmıştır. Kommagene kralı için yapılmış olan görkemli anıt mezar, üzerindeki tümülüsün heybetiyle birlikte geçmişe keyifli bir yolculuk için sizi bekliyor.Nemrut Dağı tatil cennetinde ilginizi çekebilecek başlıca eserler ya da bölgeler şunlardır: Nemrut Dağı Tümülüsü, Doğu Teras, Kuzey Teras, Batı Teras, Arsameia Ören Yeri, Yeni Kale, Karakuş Tümülüsü, Cendere Köprüsü.

Olimpos

Akdeniz bölgesi, Antalya ili, Olimpos tatil yöresi

Geçmiş çağlarda Anadolu'nun önemli liman kentlerinden biri olan Olimpos, barındırdığı tarihsel değerler, ağırladığı Caretta Caretta'lar ve muhteşem doğası ile dinlenmek isteyenler için oldukça iddialı bir seçenek olarak ortaya çıkıyor. Korsanların, şövalyelerin ve devletlerin ilgisini çeken bir konumda bulunması nedeniyle değişik kültürlerin yönetimi altında yaşamış olan şehir, geçen her kültürden izler taşımaktadır. Aktay deresinin aktığı vadi içine kurulu olan belde, sizi Akdeniz kıyılarında benzersiz bir tatil yaşatmak üzere bekliyor, bu çağrıya cevap vermezseniz, gelecekte pişman olabilirsiniz.Olimpos tatil cennetinde ilginizi çekebilecek başlıca eserler ya da bölgeler şunlardır: Olympos, Çıralı, Yanartaş (Khimaira), Beydağları Sahil Milli Parkı.